"Zeynep'inki travmatik bir durum"
Güneşi Beklerken dizisinin başrol oyuncuları Hande Doğandemir ve Ebru Aykaç bilinmeyenlerini Hafta Sonu Dergisi'ne anlattı.
Hande Doğandemir :Zeynep’in babasını yeni öğrenmesinin getirdiği bir travması var. Zeynep bu durumu çok kolay bile atlattı denebilir. Travmatik bir durum, evet. Tabii ki hiç kimse başına böyle bir şey gelmesini istemez ama kendim çok zor atlatırdım. Genel olarak çok zor atlatılacağını düşünüyorum. Zeynep, tabii ki bu bir dizi olduğu için, düşündüğümden kolay atlattı.
Yoksa çok yaralayıcı sonuçları olabilirdi bunun. Zeynep hayatını bir şeye inanarak geçirmiş ve bütün bunların bir anda yıkıldığını gördü. Ama o da galiba Cihan’a olan sevgisi ve inancıyla ilgili... Başka biri olsa daha zor olurdu ama en azından çok sevdiği biri olunca kolay atlattı.
İzleyicinin Demet ve Zeynep’le ilişkilerinden ötürü tepkisi nasıl? Ebru Aykaç: Bana hep kızıyorlar (gülüyor). Zeynep’i çok seviyorlar. Eğer ilişkisine bir şey demiyorsam beni seviyorlar.
Hande Doğandemir: Zeynep’le Kerem’in arasına girerse eyvah! En kötü... Ebru Aykaç: Evet, aralarına girmezsem dünyanın en tatlı annesiyim (gülüyor). Hande Doğandemir: Aslında diğer ergenler de Demet ile Cihan (gülüyor).
Peki anne-kız olarak, dizideki baba karakterimiz Cihan’ı bir baba ve insan olarak nasıl yorumluyorsunuz? Ebru Aykaç: Cihan zaten beni bırakıp gitmiş… Hande Doğandemir: Aslında yüzüne bakılacak biri değil (gülüyor).
Ebru Aykaç: Senaryoyu derinden sorguladığınız zaman Demet’i bırakıyor, hemen evleniyor, bir hayat kuruyor ama saf Demet yazık Jale’den öğreniyor bunu ve affediyor. Demet’in en büyük sorunu çabuk affetmesi.
Hande Doğandemir: Zeynep de, Demet de inanılmaz saf ve iyi niyetliler. Sorgusuz sualsiz herkesi hayatlarına kabul ediyorlar. Bu yüzden bunun sonucunda üzülen onlar oluyor. Zeynep, Demet’in yaşadıklarını yaşamadığından bir yandan da baba özlemi var, buna aç olduğu için daha affedici ama Demet’in kırgınlığının kolay kolay geçeceğini düşünmüyorum da, bakalım... (Röportajın devamı Hafta Sonu Dergisi'nde...)