Bu soruyu sorarken kaşlarını çatıyor Erkan Petekkaya. İlk sinema filminin sevişme sahneleriyle manşetlere çıkmasına kızıyor. “Filmin bir mesajı var. Herkes birine aşık olsa, ülkemiz başka yerlere gider, insanlar ölmez” diyor
Memleketi Diyarbakır’da 12 yıl Devlet Tiyatrosu’nda oynadı. ‘Aynalı Tahir’, ‘Aşkına Eşkıya’, ‘Taştan Kalp’, ‘Beyaz Gelincik’, ‘Sessiz Fırtına’ ve ‘Son Bahar’ dizileriyle öne çıktı. İlk filmi ‘Gecenin Kanatları‘nda Beren Saat, Murat Ünalmış ve Yavuz Bingöl’le başrolleri paylaştı. Erkan Petekkaya, “Tiyatrodan sonra sinemanın da tozunu yuttum, bambaşka, büyülü bir şeymiş” diyerek başladığı sözünü şöyle tamamlıyor: “Diziler antende hoş bir seda, yok olup gidiyorlar. Sinema kalıyor.” En çok da bir soygun filminde oynamak istiyor.
Nasıl keşfedilniz?
Kanal D’de ‘Yakaladık Şakaladık’ diye bir program vardı, orada kamera şakası yapıyordum.
‘Gecenin Kanatları’ndaki rolünüzden bahseder misiniz?
Bir örgüt üyesini oynuyorum; adı Cemal. Canlı bomba eylemini gerçekleştirmek için hazırlanıyorlar. Annesini babasını 12 Eylül döneminde bir baskında kaybetmiş bir kızı canlı bomba olarak seçiyorlar. Kız bu işi daha çok intikam için yapmak istiyor. Bu örgütün ve kızın altta bir hikayesi var ama üstte de bir aşk hikayesi var. Bende bu filmde örgüt liderini oynuyorum. Film, 12 Eylül döneminin insanlar üzerine nasıl etkiler bıraktığını anlatıyor. Sert gibi görünse de naif bir film. Tabii sonunda aşk kazanıyor! Bana aşkla oyna dediler ama ben ortada oynadım. Üzülüyor mu adam, kızdan hoşlanıyor mu çok da belli değil. Zor roldü, değişim gösteren bir karakterdi. Ben tiyatro mezunuyum, dramotoloji biliyorum. Hep aynı rolü, işadamını oynuyor diye eleştiriler vardı. Şimdi de desinler bakalım var mı böyle bir şey?
Cemal’le benzeşen taraflarınız var mı?
Ben sosyal demokrat bir adamım. Cemal’in savunduğu, dünyayı daha iyi bir yere getirmek. İnsanlara adalet dağıtmak, eşit şartlar sağlamak.Ben de insanlar eşit eğitim imkanına sahip olsun istiyorum. Hastanede kuyruklar olmasın istiyorum.
Mahsun Kırmızıgül sizi nasıl ikna etti?
Bir projesinde yer almaya söz vermiştim ona, bu filme denk geldi. Senaryoyu okudum, benim hayata bakışıma, dünya görüşüme uyan şeyler söylüyor film. Mahsun’un da söylemek istediği şeyler var filmde. Önceden yaptığı filmde verdiği mesajlar vardı. Mahsun’un sinema aşkına ve heyecanına büyük saygı duyuyorum.
Filmin sevişme sahnelerinin ön plana çıkmasından rahatsız mısınız?
Bunu medya yapıyor. Önce sevişme sahnelerini koyuyorlar baş safyalara. Film bunu anlatmıyor, o filmin 30 saniyesi. Türkiye çok zor bir dönemden geçiyor. Daha yeni gencecik bir kız molotof kokteyliyle yanarak öldü. Yedi gencecik askerimiz şehit oldu. Başka şeyler konuşalım bence. Bu filmde gerçekten anlatılmak istenen bir şeyler var. Yani, sevişmedir sevişme? Nedir sevişme? Anlatabiliyor muyum? Böyle giderse kimse sevişemeyecek zaten! Kimsenin sevişecek hali kalmayacak. Ülkemiz bir köprünün üzerinde, böyle bir zamanda gazetelerin baş sayfalarının başka şeylerle dolması gerekiyor. En başta politikacılarımız, durmadan kavga edeceklerine, oturup hep beraber bu ülkeyi nasıl daha ileriye götürebileceklerine karar vermeliler. Müslüm Gürses’in böyle bir şarkısı vardır: Dünyayı güzellik kurtaracak! Sevmekle başlayacak her şey! Bu filmin böyle bir mesajı var. Bırakın sevişme sahnesini mesajlarını konuşalım. Beren galaya geldi mi, gelmedi mi? Bana ne gelmediyse? Burası özgür bir ülke, ister gelir, ister gelmez!
Sevişme sahneleri basına yansıdı, diye gelmedi denildi!
Ayıp etti. Tamam gelmesi gerekirdi gelmedi. Ama koca koca ‘gelmedi’ diye yazılmasını anlayamıyorum, küçücük yazarsın biter. Biri bir film çekecek, PR yapmak için galasına gitmeyecek yani anlatabiliyor muyum? (Gülüyor)
Mankenlikten gelen Kenan İmirzalıoğlu, Kıvanç Tatlıtuğ, Mehmet Akif Alakurt ve Cansu Dere’yi başarılı buluyor musunuz?
Bu mesleği eğitim alanlar dışında kimse yapamaz, mankenden oyuncu olmaz, diye düşünen biri değilim. Bu tartışmalar varken de tersini söyledim. Bir sürü oyuncu arkadaşım da bana kızdı. Ama kamera gerçekten başka bir şey, bir elektrik, enerji meselesi. Yetenek insanın içinde varsa fark etmez mühendis de, doktor da, çaycı da olabilirsiniz.
“TERÖR SADECE SİLAHLA OLMAZ”
Erkan Petekkaya, darbeler atlatmış, zor yollardan geçmiş, genç bir ülkemiz olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Avrupa, burjuva ihtilalini 1789’da yaptı, biz yeni bir ülkeyiz. Onların geldiği yere bak, bizim geldiğimiz yere bak! Biz yine iyi geldik, süratli geldik. Belki hızlı geldiğimiz için bazı şeyler yerine oturmadı. İmparatorluktan, padişahlıktan geldik. Hiçbir şeyimiz yoktu. Bir tek kültürümüz vardı, onunla da oynadılar, politize ettiler insanları. İnsanlar kitap okumuyor, bir şey yapmıyor, gençleri markacı, özenti yaptılar. Bunlar hep kültür terörüyle yaşandı. Terör sadece silahla olmuyor ki, asimile ediyorlar insanı. İnsanların düşüncelerini kafalarına geri tıkıyorlar! Benim de çocuğum var, onun daha düzgün bir ülkede yaşamasını istiyorum. Ben öldüğümde onun çok daha sosyal, imkanları güçlü bir ülkede olmasını isterim.”
“DAHA ÖNCE HİÇ SEVMEMİŞİM”
Yedi yıllık evliliğinden beş yaşında bir oğlu olan Erkan Petekkaya, evlat sevgisinin hiçbir şeye benzemediğini söylüyor. “Neden ailenizi medyada göremiyoruz?” sorusunu şöyle yanıtlıyor: “Oğlum bir dizide benim çocukluğumu oynadı, iki kare göründü o kadar, o da hatıra olsun diye. Bir sürü dergiden aradılar çekim yapmak için kabul etmedim. Sevmiyorum böyle şeyleri. Ama çocuk bambaşka bir şey. Çocuğu olunca insan, sevginin ne demek olduğunu anlıyor. Karşılıksız sevmek ne demekmiş onu anlıyorsunuz. Ben çocuğum olduğunda daha önce hiçbir şeyi sevmediğimi anladım. Öyle bir sevgiymiş ki daha önce hissettiklerim sevgi değilmiş!
NE DEDİ?
Şöhret?
Gerçekten garip bir şey, enteresan bir şey. Olgunlaştıkça daha rahat taşıyorsunuz.
Dizi?
Yabancı dizileri izliyorum. Avrupa Yakası’nı izliyordum. Mesleğim gereği bakıyorum. ‘Ömre Bedel’i takip ediyorum.
Gençler?
‘Beyaz Gelincik’te karşılıklı oynadığım İsmail Hacıoğlu çok başarılı. Yaşı da çok genç.
Sevişme sahnesi?
Yapmadım, bilmiyorum. Ama çok zor olduğunu tahmin ediyorum.
Kabul eder misiniz?
Bilemem. Başıma gelmedi gelmeden de bir şey diyemem. Onu oynarım, bunu oynamam diye bir şey olmamalı.
Gay rolü?
Başıma gelsin konuşurum. Senaryo gelsin, okuyayım o zaman bir düşünürüm.
Magazin?
Kimileri kullanıyor bunu! Seven sevsin, kaçan kaçsın. Siz sevenle uğraşın, sevmeyenle uğraşmayın!
Aşk adamı mısınız?
Dizilerde öyle. Aşk adamı demeyelim, ben sevgi dolu bir adamım. Dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak her şey. Herkes aşk insanı olsa, dünya bu halde olmazdı. Demek ki aşk insanı olmayan milyonlarca insan var.
Hobi?
Yüzmeyi, film izlemeyi çok seviyorum.
Burcunuz?
Yay. Özelliklerini biliyorum ama çok ilgilenmiyorum.