PERİHAN SAVAŞ, "KIVANÇ BENİ ÇOK ŞAŞIRTTI!"
Perihan Savaş, “Kanlı Nigar” oyunuyla yeniden tiyatro sahnesinde... Adım Tiyatro’nun sahneye koyduğu oyunda Kanlı Nigar karakterini üstlenen Savaş’la promiyer öncesi buluştuk; hem yeni projesini hem de yeni nesil meslektaşlarını konuştuk.
Yıllardır şehir Tiyatroları’ndasınız ama buna rağmen sizin için “Yıllar sonra tiyatroya döndü” diyorlar.
- (Gülüyor) Çoğu insan bilmiyor ama ben 5 yaşında şehir Tiyatroları’na girdim. 1972 yılına kadar aralıksız devam ettim. Sinemaya geçince tiyatroya ara verdim, o ara da 2000 yılında son buldu. Haldun Dormen’in “Bir Kış Öyküsü” oyunuyla yeniden başladım. şehir Tiyatroları’nın eski oyuncusu olduğum için dilekçemi verdim, kabul edildim ve 2001’den beri yine şehir Tiyatroları’nda oyuncuyum. Bu yıl “Kanlı Nigar”ı yapmak için izin aldım sadece.
Peki bu neden bilinmiyor?
- Çoğu insan beni sinemadan tanıdığı için tiyatro yönümü bilmiyor. Tiyatro, oyuncluluğun er meydanıdır. Oyunculuğun keyfini çıkardığınız yerdir.
KADINA ŞİDDET OLAYINA DıKKAT ÇEKMEK İSTEDİK
Oyunda “Kanlı Nigar”ın orijinal metnine sadık kalındı mı?
- “Kanlı Nigar”ı Sadık şendil 1960’lı yıllarda yazmış. Biz biraz değişiklik yaptık.
Ne gibi değişiklikler?
- Günümüze göndermeler yaptık. Kostümlerimiz o dönemin kostümleri olmasına rağmen günümüze has olayları, konuları da işliyoruz. Ve finalde bir kadın olarak yaşamanın zorluğuna, ayrıca son dönemde kadınların maruz kaldığı şiddet olaylarına dikkat çekmeye çalışıyoruz. ınsanlar oyunda çok gülecek, evlerine dönerken düşünecekler.
Kadının fendi erkeği yenecek mi peki?
- Onu söylemeyelim, sürprizi kaçmasın... Ama çok değişik bir “Kanlı Nigar” izleyecekleri kesin...
DİZİ SEKTÖRÜNDE ÇİFTE STANDART VAR
Dizilerde de rol alıyorsunuz. En son “Yaprak DÖkümü”nde izledik sizi. Peki “Dizilerde sırf parası iyi olduğu için oynuyorum” diyenlerden misiniz?
- Mutlaka para da kazanıyorsun, ama benim için önemli olan oyunculuk... Sonuçta orada da oyunculuk yapıyorsunuz ve insanların oradaki oyunu sevmeleri de çok önemli... Ama parasal anlamda bizim aldığımız rakamlarla yeni oyuncuların aldıkları arasında uçurumlar var... Bu da biraz çifte standart durumu yaratıyor. Tabii ki insanlar para kazanmalı, hepsi hak ediyor, ama aradaki uçurum olması yıllarca bu işe emek veren sanatçıları üzüyor.
Yeri gelmişken, yeni nesil oyuncuları nasıl buluyorsunuz?
- Bazılarını çok beğeniyorum. Sadece podyumda yaptığı isme dayanmayan, o ismi kullanmayan, gerçekten çalışan ve sürekli kendini geliştiren isimler var. Kıvanç Tatlıtuğ, beni şaşırtan isimlerden biri mesela... Bunun yanı sıra Kenan ımirzalıoğlu, Deniz Çakır, Beren Saat... Onları da çok beğeniyorum.
İBRAHİM MUTLUYSA BİZ DE MUTLUYUZ
İbrahim Tatlıses-Ayşegül Yıldız evliliğinden sonra Derya Tuna’yla ciddi bir polemik yaşadınız. O konuda ne söyleyeceksiniz?
- Ben söyleyeceğimi söyledim. O artık yargıya intikal etmiş bir olay, dolasıyısya daha fazla konuşulmaz. ıbrahim Bey’e mutluluklar diledim, evet... Çok da mutlu oldum evlenmesine. O mutluysa, biz de mutlu oluyoruz.
ÇEKİLEN 10 FİLMİN BEŞİ ELLE TUTULUR
Film setlerini özlemiyor musunuz hiç?
- Yanlış hatırlamıyorsam 134 filmim var, uzun süredir de yeni film çekmiyorum. Yapmış olmak için yapmam ama doğru proje geldiği takdirde neden olmasın...
Hiç mi doğru proje gelmiyor?
- Bir bakın, 10 film çekiliyorsa bugün, beşi elle tutulur oluyor. Diğerleri film bile değil; arka arkaya bağlanmış skeçler gibi geliyor bana... Onlara sinema filmi demek yanlış olur.
Peki kimlerin filmlerini beğendiniz?
- Nuri Bilge Ceylan, bizim Çağan olsun(Irmak)... Bir çok yetenekli genç var. Pandora’nın Kutusu’nu müthişti bence.
Hürriyet