OKUYUCULARDAN TOROĞLU'NA DESTEK!

Okuyuculardan gelen sorulara her zamanki gibi dobra dobra cevaplar veren Erman Toroğlu, Digitürk’e yaptığı katkı nedeni ile gönderilme yerine prim hak ettiğini söyledi.

OKUYUCULARDAN TOROĞLU'NA DESTEK!

- Sevgili Erman Hocam, bu kararın alınmasında acaba sigara yasağına karşı oluşunuzun etkisi var mı?
Tahmin etmiyorum.
- Neden bu kararın alınmasında adı geçen başkan isimlerini açık açık söylemiyorsunuz? Siz dobralığınızla tanınıyorsunuz. Ancak isim saklamak size hiç yakışmıyor.
Bir başkanın ismini vermiyorum. Çünkü verirsem benim dışımda bir başka kişinin de ekmeği ile oynayabilirler.
- Şapkanızı önünüze koyduğunuzda “Maraton’daki yorumlarımı tarafsız biz gözle yaptım” diyebiliyor musunuz? Yıllarca Lig TV’de çalıştınız. En çok abone hangi takım taraftarındadır ve sayıları kaçtır açıklar mısınız?
Ben bütün takımlara yüzde yüz eşit mesafede kaldım. Buna kendi takımım Ankaragücü de dahil. Lig TV’nin abone tarafını bilme şansım yok. Zaten hiç de merak etmedim.

Hiç keşke demedim

- Maraton programında futbolla ilgili ihlalleri gündeme getiren Sayın Toroğlu, gündemdeki kendisi ile ilgili gelişmeleri ifade hürriyetinin ihlali olarak değerlendiriyor mu? Maraton’daki performansını genel olarak değerlendirişinde ‘keşke’leri var mı?
Hayatımda bırakın Maraton’u, hiçbir konuda ‘keşke’ demedim. İfade hürriyeti konusundaki sorunun muhatabı ben değilim, Digitürk’tür.
- Siz Digitürk Genel Müdürü olsaydınız Erman Hoca’nın görevine son verir miydiniz?
Tam tersi maaşına zam yapardım. Digitürk’ün başlangıcından bugüne gelmesinde az da olsa katkılarından dolayı prim verirdim.
- Allah aşkına soylediklerinize siz inaniyor musunuz? Yani koskoca Digitürk, Aziz Yıldırım’ın etkisi ile mi aldı bu kararı?
Kararın bir bölümünde etkili olabilir ama tamamında etkiliyse helal olsun. Aslında bunun cevabını da Digitürk’ün vermesi lazım.
- Bu kafayla sonumuz nereye varacak? İyiler hep gidecek mi ağabey. Halimiz ne olacak?
Hayatta inandığınızı yapmaya ve devam etmeye mecbursunuz. Çünkü sallanır, vazgeçer veya geri dönerseniz arkadan vurulursunuz.

Hakemler de memnundu

- Siz de zamanında hakemlik yaptınız ve bana göre çok başarılı değildiniz. Avrupa’da önemli bir maç yönettiğinizi hatırlamıyorum. Sizce Türk hakemleri bu kadar eleştiri altında nasıl Avrupa’da itibar kazanabilir?
Avrupa’da fena maçlar yönetmedim. Son maçım Porto-Lazio maçıydı. Hakemleri tenkit ederken daha iyisi yapılsın diye ettim. Çoğu Merkez Hakem Kurulu da Maraton’dan memnun olduğunu söylemiştir.
- Sayın Erman Bey, ben Fenerbahçeliyim. Sizi hiç sevmem baştan söyleyeyim. En son boru ve tuvalet kağıdı ile yaptığınız şovu kendinize yakıştırıyor musunuz?
Sonuna kadar. O pozisyonda Fenerbahçe değil de Galatasaray, Ankaragücü veya Bursaspor olsaydı ne farkedecekti? Hepsinde de aynı yorum yapılacaktı. Ama maalesef bizde takım gözüyle bakıldığı için bu sorunlar doğuyor.
- İşinize son verilmesinde Beşiktaş tribünlerinin sizin yüzünüzden zıtlaşması, hatta küfürleşmeye bile varmasının etkisi olabilir mi?
Bakınız, hep aynı yere geliyoruz. Beşiktaşlıların, Galatasaraylıların, Fenerbahçelilerin bir kısmı memnun olmuyor. Ama ben Maraton’u taraftarlar memnun olsun diye yapmıyorum. Diğer televizyonlarda açık kanallarda, o takımların yandaş yorumcuları var. Düğmeye basıp zapladığınız zaman onları seyretme imkanınız olacaktır. Onlardan hep iyi şeyler duyarsınız. Eğer sizi tatmin ederse...

Ekran sizi ele verir

- Sizin konuşmalarınız Melih Gökçek ve oğlunu rahatsız etmiş olabilir. Melih Gökçek’in bu işte parmağı var mıdır?
Hiç tahmin etmiyorum.
- Doğru noktalara değinmenize rağmen bir üslup sorununuzun olduğunu düşünüyorum. Özeleştiri yapıyor musunuz?
Her futbolcunun, her hakemin ve her yorumcunun bir stili vardır değiştiremezsiniz. Oynamaya kalkarsanız yalan olur. Televizyon sizi reddeder. Çünkü ekranda yüz ifadeniz ve özellikle göz ifadeniz sizin sahte mi, doğru mu olduğunuz çok net belirler.

Hürriyet okurlarının yorumları

* Hocam çok sevindim ayrıldığına. Artık şifresiz bir kanalda olacaksın umarım. Seni daha rahat izleyebileceğiz. Eminim Anadolu sizi destekleyecektir. * Mustafa Cengiz
* Türkiye’de yıllardır sıkılmadan izlediğimiz tek spor programı MARATON’dur. Dünyada bu tarz spor programları aynen Maraton’daki gibi birazcık spor, birazcık şov ile karıştırılarak insanlara sunulur. Bırakın herkes kendi işini yapsın. * Duran Özdemir
* Eşimle birlikte keyifle seyrettiğimiz, yaşayan bir programdı. 55 yaşında, yüksek eğitimli, iki çocuk babası ve İstiklal Madalyası sahibi bir vatandaşım. Böyle güzel bir programı elimden alanlar kimlerse onlardan hoşlanmıyor ve onlara iyi duygular beslemiyorum. * Ali Bülent Kayacan
* Maraton’un kalkmasına herhangi bir kulüp sebep olduysa ve Digitürk buna karşı çıkamayacak kadar aciz ise, ben acil olarak üyeliğimi iptal ediyorum. * Erkan Dindar
* Digitürk’ün ilk abonelerindenim. Maraton artık kült ve Digitürk ile entegre olmuş bir programdır. Programları kanal mı yürütür, şahıslar mı? Önce şahıslar sonra kanallar. Dolayısı ile Maraton devam etmeli. * Cumhur Karaman