İsmailağa Cemaati'nin önde gelen isimlerinden Saadettin Ustaosmanoğlu, Tek Tek'te, son günlerde çok tartışılan televizyon dizisisi Muhteşem Yüzyıl ile ilgili, "İnsanlar bu filmi izleyeceklerine Tarkovsky filmleri izlesinler, onlar İslamiyet'e daha yakın" dedi.
İsmailağa Cemaati lideri Şeyh Mahmud Ustaosmanoğlu'nun yeğeni Saadettin Ustaosmanoğlu, Teke Tek'te Fatih Altaylı'nın sorularını yanıtladı. Cemaatin yapısı ve ilk bölümüyle büyük tartışmalar yaratan Muhteşem Yüzyıl dizisine cemaat penceresinden nasıl bakıldığıyla ilgili konuşan Ustaosmanoğlu, "Şimdi ben kızanlara da hak vermiyorum, kızmayanlara da. Bu hadisenin nasıl bir zemine oturtulması gerektiği anlaşılmazsa yorum yapılamaz. İnsanlar bu filmi izleyeceklerine Tarkovsky'nin filmlerini izlesinler. Tarkovsky'nin filmlerinde İslamilik yoktur ama insanilik vardır. İnsani yönleriyle İslamiyet'e daha yakındır" dedi.
KANUNİ TENKİT EDİLECEKSE ONU BİZ YAPIYORUZ
Ustaosmanoğlu, "Kanuni eğer tenkit edilecekse onu biz yapıyoruz zaten. Bozulma devrimiz Kanuni'den başlar fakat bu fuhuş anlamında değildir. Kanuni'nin hatası zaten ilk defa Şeyhülislam'a karşı kanun ithaf etmesiyle olur. Orada sendeleme oldu" diye konuştu.
"Hareme kim girmiş?" diyen Ustaosmanoğlu, şöyle devam etti: Harem'de yaşamış bir kadının belden aşağı hikayesiyle bu insanların haysiyetiyle oynamayın. Cinsel hayat 'has oda'ya aittir ve orayı kimse bilmez. O zaman 'Ben hayalimi oynattım' diyorlar. 'O zaman ben de size atfen hayalimi oynatıyorum şöyle şöyle hayalim var' derseniz incitmiş olmaz mısınız? 'Ben hayalimi oynattım' diyor ya, ben Malatya'daydım. Orada bir heykel gösterdiler, Atatürk heykeli, yanında bir çıplak adam heykeli, daha sonra yaprakla kapatmışlar. Şimdi ben desem ki, 'Atatürk'ün yanında şöyle bir heykel olduğu için şöyle şöyle şöyle.' Bundan çok sayıda insan incinmez mi?"
MUHTEŞEM YATAK ODASI
"Muhteşem Yüzyıl deniyor, Muhteşem Süleyman deniyor, fakat muhteşemlikle ilgili hiçbir şey yok burada. Sadece yatak odası. Ben aldırış etmedim ama bu milletin kökleriyle ilgili bir sıkıntısı var" diyen Ustaoğmanoğlu, "Meral Okay diyor ki, 'İki senede bu duruma ulaştım.' Osmanlı tarihini bilmek için Müslüman olmayan biri, Müslümanlıkla yaşamayan biri, iki senede Osmanlı tarihini o günden bugüne taşıyabilir mi?" dedi.
KADINLAR İSLAMİYETTE ÖNEMLİ
Cemaatin kadınlara bakışına değinen Ustaosmanoğlu, "Kadınlar İslamiyet'te önemli. Kadın mevzusu çok pespaye hale gelmiş durumda. İstatistikler var, Avrupa'da kadın dövme sayısı daha fazla. Buradan anlıyoruz ki Müslümanlar Müslüman oldukları için değil, olamadıkları için kadınlarını dövüyorlar. Peygamberimiz kadınlarından bir tanesine vursaymış sünnet olurmuş, vurmamış hatta kırmamış" dedi.
ERHAN AFYONCU: BEN OLMASAYDIM
Muhteşem Yüzyıl dizisinin tarih danışmanı Erhan Afyoncu, dizilerin bir mantığı olduğunu, gerilimi ve kurgusu olması gerektiğini söyleyen Afyoncu, dizilerin bu öğeler olmadan izlenmeyeceğini söyledi.
ARINÇ'IN DİZİYİ İZLEMEDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM
Diziye tepki gösteren ve şikayetler doğrultusunda gerekenin yapılacağını söyleyen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın diziyi izlemediğini düşündüğünü belirten Afyoncu, "Bülent Bey seyretmeden konuşmuş sanıyorum. Dizide içki yok. Özellikle benim de üzerinde hassasiyetle durduğum bir şey. Kanuni içki içmezdi" dedi. Afyoncu, diziye herhangi bir yasak getirilmesinin zihniyet açısından yanlış olacağını kaydederek, "Dizinin yayından kalkması siyasetçinin kendi ayağına kurşun sıkmasıdır" diye konuştu.
PİYASADAKİ HÜRREM KİTAPLARININ BİNDE BİRİ DEĞİL
Tarihçi Erhan Afyoncu, piyasada Hürrem Sultan ile ilgili kitapların Hürrem Sultan ile ilgili çok daha ağır içerikler barındırdığını hatırlatarak, "Piyasada bulunan Hürrem Sultan ile ilgili kitapları okusunlar, hayret ederler. İbrahim Paşa bile farklı gösteriliyor. Oysa ki İbrahim Paşa daha sonra padişah tarafından evlendirilmiştir" şeklinde konuştu.
RUSÇA TARTIŞMALARINA YANIT
Afyoncu, Osmanlı'da "Beyaz ten renkli hadım ağası yoktu" şeklindeki eleştirilerle ilgili ise "19. Yüzyıl'ın sonlarında kara hadımlar oluyor. Daha önce Rumlar'dan ve Balkanlar'dan seçilen ak hadım ağaları var. Ağalık olarak kontrol ak hadımlarda yani" dedi. Hafize Sultan'ın Rusça bilmediği, oysa dizide Rusça konuşturulduğu yönündeki ithamlarla ilgili olarak da, "Hürrem Sultan'ın hayatının bir bölümü bilinmiyor. İlk dönemi tamamen tahmin. 14-17 yaşında saraya geldiği biliniyor. Manisa'ya mı geldi, İstanbul'a mı bilinmiyor. Bunlar hep tahmin. Yok Hafize Sultan Rusça bilir miydi? Kırım'dan gelmiş, nereden biliyorsun bilmediğini? Bunlar yanlış olan şeyler değil" diye konuştu.
DEMEK Kİ DANIŞMANLIK YAPMASAM NELER OLACAKMIŞ
"Bu bir dizidir, kurgudur ama tarihi gerçeklerin de saptırılmasına izin verilmemiştir. Harem sarayın içinde olmamasına rağmen saraya taşınmıştır film gereği. Sonra haremde konuşmak yasak olduğu halde dizide işaret diliyle konuşulamayacağı için konuşmalar yapılmaktadır. Onun dışında çok da fazla bir değişiklik yoktur ama bu bir belgesel değildir" dedi. Tarihe aykırı bir şeye en başta kendisinin izin vermeyeceğini belirten Afyoncu, "Demek ki önemli bir rol oynamışım. Dizinin bu haline tepki gösteriliyor, danışmanlık yapmasam neler olacakmış" şeklinde konuştu.