R&B ile arabeski birleştirerek, R&Besk diye bir tarz yaratan Ahmet Şeker'e ilk albümünde Serdar Ortaç destek oldu. Klasik arabeske yeni bir soluk getireceğini söyleyen Şeker ile düet yapan ve klibinde oynayan Ortaç desteğin sebebini açıkladı: Bana 21 sene köstek oldular ama ben Ahmet'in şarkılarına inanarak ona destek oluyorum. Hayatımı, mesleğimin en iyi yerinde bitirerek geberip gitmek istiyorum
* Ahmet Şeker ile nasıl biraraya geldiniz?
2006 senesinde 'Mesafe' albümümü yaparken aranjörüm Volga Tamöz, "Bir albüm yaptım, dinlemen lazım" dedi ve Ahmet Şeker'i dinletti. Her zaman dinlediğimiz müzikten çok farklı olduğunu hissettim. Volga'ya, yapılan işi çok beğendiğimi söyledim. Volga da, "R&B ile arabeski birleştireceğim, adını da R&Besk koyacağım" dedi. O zamandan bu yana da bu albüm üzerinde çalışıyor.
* Albüme nasıl dahil oldunuz?
Bir gece 'Ne Zaman' adlı şarkıyı dinledim ve çıkışın bu şarkıyla yapılması gerektiğini söyledim. Diğer şarkıları da çok sevdim hatta stüdyoya girip okudum. Sonra 'Ne Zaman' adlı şarkıya Ahmet ile düet yaptık. Çıkışın bu şarkıyla olabileceğini, klibin bu şarkıya çekilebileceğini söylemiştim. Öyle olunca klipte de oynadım.
21 SENE KÖSTEK OLDULAR
* Bütün bunları niye yaptınız? Çünkü genelde yeni isimlere pek destek olunmaz bu camiada...
Ahmet dünya tatlısı, mülayim, kendi halinde, hiçbir tarakta bezi olmayan bir adam. 21 sene bana köstek oldular. Babam bana, "Merdivenleri çıkarken yanından geçtiklerine selam ver, inerken de o insanları göreceksin" demişti. Klasik bir sözdür. Merdivenleri çıktım çıktım artık çıkacak merdiven kalmadı. Şimdi ineceğim zamanı düşünüyorum. O yüzden de olaylara, yeni yapılacaklara kötü tarafından bakmıyorum.
* Sizce neden insanlar birbirine köstek oluyor?
Türk'lerin özünde, Çin'den gelen 600 yılın stresi, sıkıntısı halen var. Yani 600 yıllık sinirsel arıza geçmiş değil. Benim çocuğumda da arıza geçmemiş olacak. Bu gen böyle devam edecek. Etmesi kötü müdür? Değildir. Asabi ve hırslı bir millet olmak iyidir. Başka milletlerden daha çok sevdiğimiz taraflarımızın olması iyidir, ki bu onlardan farklı olduğumuzu gösterir. O dönemlerden gelen bu stres doktorlara da, bankacılara da gazetecilere de yansıyor. Bunu kabul ederek yaşamayı öğrenmekse 'ermişlik' oluyor.
BEN DE EL VERDİM
* Ahmet Şeker'e tavsiyelerde bulunuyor musunuz?
Ahmet ile hep stüdyoda ve çalışma ortamında birlikte olduk. Ona en önemli tavsiyem, bu çalışkan halinden ödün vermemesi ve bozulmaması; çünkü duruşu çok güzel. Bir kere Ahmet bize şunu gösterdi ki, kendini çok fazla göstermeden de, sadece şarkılarını okuyarak, müzik adına iyi bir şeyler yapılabilinir. Youtube'da benim kendi sitem SorTV'de, sadece benim fanlarımın ilgilendiği sitelerde Ahmet'in şarkıları bugüne kadar 250 bin kişi tarafından dinlendi. Bu süreç, işin içinde Serdar Ortaç'ın olmasıyla da hızlanmış olabilir. Bırakın hızlansın. Güzel bir iş olduğu için ben de çekinmeden elimi verdim.
* Başka isimlere de destek olacak, düet yapacak mısınız?
Ben bugüne kadar sadece kendi verdiğim şarkılara eşlik ettim. Bengü mesela; Bengü'ye verdiğim ve düet yaptığımız 'Korkma Kalbim' şarkısı o sene çok ses getirmişti. Daha sonra pek kimseyle düet yapmadım. Bu sene iki-üç kişiye şarkı verdim. Suat Aydoğan'a verdiğim bir şarkı da da sesim var. En son Nil Özalp'e şarkı verdim ama şimdi kendi albümüme konsantre olduğum için başkasıyla şarkı okuyacak durumda değilim. Ahmet Şeker ayrıcalıklı çünkü onunla maneviyatımız daha ağır basıyor.
* Sevenleriniz de sizin yeni şarkılarınızı merak ediyor. Sizi bulmuşken, onu da soralım, yeni albümünüz ne durumda?
Ben genelde 600 günde bir albüm yapıyorum. Yani iki yılda bir mayıs ayında çıkartırım. Bir yaptım mı da tam yapıyorum. Yani bir CD'nin alacağı kadar, 16-17 yeni şarkı ile çıkıyorum. Bu albümde de güzel hatta çok güzel şeyler yaptık. 2010 yazında sıkça dinlenecek şarkılar. Bulgaristan'a, Romanya'ya gittim. Orada kayıtlar yaptım. Oradaki bestecilerden şarkı alarak denemeler yaptım ama Sırbistan'dan, Bosna'dan da benim şarkılarımı aldılar. Düetlerimiz var. Mayıs ayında piyasada olur.
ÜÇ MİLYON GÖZ ÜZERİNDE
* Bu kadar geniş hayran kitlesina sahip olmak, alkışlanmak, başarı nasıl bir duygu?
Milyonlarca hayranın göz rengini, enerjisini üstünde taşımanın tarifi yok. Çünkü neticede 1.5 milyon kalp, üç milyon göz, bir bedende toplanıyor. Büyük sorumluluk. Yapmamam gerekenlerle, yapmam gerekenleri iyi ayırt etmeye başladım. 'Nerede hata yaparsam bir daha işin içinden çıkamam' kısmına çok dikkat ediyorum. Değiştireceğim şeylerle, değiştiremeyeceğim şeyleri ayırt etmeye çalışıyorum. Bugünden sonra benim boyum daha fazla uzamaz. 39'dan sonra 29'a inemem. Hayatımın geri kalan kısmını yaptığım meslekte en iyi yerde bitirerek, geberip gitmek istiyorum. Bunları iyi analiz etmeye çalışıyorum. Yüz kızartmayacak şeyler yapmaya çalışıyorum. Babamın bir lafı daha vardır, "Mesleğin için yaşa, mesleğin için öl" der bana. Hiç, "Ailen için yaşa, ailen için öl" demedi. Yoldan şaştığım zamanlarda da toparlayıp, döndürdü. Yaş ilerledikçe olgunlaşıyoruz...
AHMET ŞEKER:
TEK DERDİM, KLİŞE ARABESK KAVRAMINI DEĞİŞTİREBİLMEK
* Müzik dünyası ile tanışmanız nasıl oldu?
Çocukluk dönemimde ailede başladı. Dedem bağlama çalardı. Mersin'de oturuyorduk, Arap radyolarını dinlerdim. Gece kulüplerinde şarkı söylemeye, mahalle düğünlerinde sahneye çıkmaya başladım. Sonra İstanbul'a geldim. Türk Musikisi konservatuvarına girdim. Konservatuvarın benim hedeflerimden uzak olduğunu görünce bıraktım. Batı ile Doğu müzik sentezleri yapmaya karar verdim. Aç-susuz kaldığım dönemlerde bile bu projeyi gerçekleştirmek için çalıştım ama bu süreçte benimle aynı düşünen hiçbir prodüktöre rastlamadım. Bana Mars'tan gelmişim gibi davrandılar. R&B ve arabeski birlikte kabul etmediler. Bir arkadaşıma şarkılarımı vermiştim, o da Volga Tamöz'e dinletmiş. 'Meydan Okudum' şarkımın aranjesini yapmış Volga Tamöz, inanılmaz mutlu oldum. 10 yılın mükafatıydı. R&Besk'i Volga Tamöz de istedi. Bana çok inandı ve bu albüm için yola çıktık.
*Serdar Ortaç'la nasıl tanıştınız?
Stüdyo aşamasında Volga Tamöz, "Serdar Ortaç'la düet yapıyorsunuz" deyince çok duygulandım. Serdar Ortaç Türkiye'nin en büyük isimlerinden biri. Çok minnettarım kendisine. Türkiye'de erkek şarkıcıların düet yapamayacağı konusunda bir önyargı var. Halbuki Arabistan'da bile böyle bir önyargı yok. Serdar Ortaç bana inanılmaz destek verdi. Gücümüze güç kattı.
* Bundan sonraki hedefleriniz nelerdir?
Benim Türkiye'de tek derdim, yıllar önce bu klişeleşmiş 'arabesk' dediğimiz müziği biraz değiştirmekti. Çünkü her yeni devirde teknoloji de değişiyor. Yeni jenerasyonun kulağı da farklı. Ben Türkiye'nin müzik senteziyim. Bundan sonra da tek amacım, bu ülkenin müziğine değer katmak.