'Düm Tek Tek'in bestecisi Sinan Akçıl Eurovision'u ne kadar önemsediğini şu sözlerle anlattı: 20 Mayıs doğum günüm. Eğer kazanırsak mahkemeye başvurup doğum tarihimi 15 Mayıs'a aldıracağım.. ;
İzel'e verdiği şarkıların yanısıra onunla yaşadığı birliktelik ile adını duyuran ve ardından da Ferhat Göçer'e verdiği 'Kalp Kalbe Karşı' ve 'Biri Bana Gelsin' şarkılarıyla dikkat çeken Sinan Akçıl Eurovision şarkımız 'Düm Tek Tek'in de bestecisi. Keman Virtüözü ve Tekfen Flarmoni Orkestrası'nın şefi Saim Akçıl ile sanat yönetmeni Gaye Çağlayan'ın oğlu olan Akçıl kendisiyle ilgili bilinmeyenleri anlattı.
* 'Düm Tek Tek' nasıl ortaya çıktı anlatır mısınız?
Hadise'nin menajeri üç ay önce beni aradı ve benden beste istedi. Eurovision mantığını ve matematiğini araştırdım. Halkımızı arkamıza almamız için basit bir melodi ve bizden bir laf olması gerektiğini düşündüm. 'Düm Tek Tek' bence evrensel bir laf. Şarkıyı Hadise'ye dinlettim, gözleri parladı. Şarkıyı alıp Belçika'ya gitti orada şarkının ilk bölümünü ve nakaratın son iki lafını Stefan Fernando ile birlikte yazıp değiştirdi ve bana getirdi. Çok beğendim. Şarkıyı TRT'ye sunduktan sonra, on gün tüm ilişkimizi kestik. Yılbaşı gecesi de bu şarkının seçildiğini öğrendik.
MATEMATİĞİ ÇÖZDÜM
* Eurovision'un matematiği dediniz, nedir o?
Bir kere eski İrlanda, İngiltere tarzı balatlardan insanların sıkıldığını düşünüyorum. Orada yapacağım şarkının popüler olması gerekiyor. Son yılların birincilerini araştırdım ve ona göre kurdum her şeyi. Şarkıyı Hadise'nin ses aralığını düşünerek yaptım.
* Eurovision'da dördüncü olan Kenan Doğulu 'Hadise ilk sekize girer' dedi.
Ben o kadar kötümser bakmıyorum. Daha yüksek bir derece bekliyorum.
* Eurovision'da başarılı olmak için İngilizce şart mı?
İngilizce şart değil ama işi kolaylaştırıyor. Burada 'ülkemden geliyorum bir esprim var'ı yakalamak önemli. Biz bunu 'Düm Tek Tek' ile yakaladık. Çünkü kalbim tak tak değil de düm tek tek diye atıyor, diyoruz. Bu son derece sempatik bir laf.
* Hadise sahnede nasıl duruyor ve şarkınızı nasıl seslendiriyor sizce?
Hadise şarkıyı büyütüyor. Sempatikliği, cool tavrı ve kendinden emin duruşu şarkının şansını artırıyor. Çok güzel bir kimya oturttuk ikimiz bu şarkıda. Tam hayalimdeki gibi oldu.
DARBUKA KİMSENİN TEKELİ DEĞİL
* Şarkının çalıntı olduğuna dair haberler çıktı. Şarkı çalıntı mı?
Yonca Evcimik'in bahsedilen o şarkısını hiç dinlemedim. Bir de 'Dümtek' diyorlar. Onu da hiç dinlemedim. 'Çakkıdı' da varmış. Darbuka hiç kimsenin tekelinde değil. 'Çakkıdı' ile şarkımı her türlü müzisyen gelip karşılaştırabilir. Ama bunlar bana gereksiz geyik muhabbetleri gibi geliyor. Soğukkanlı ve normal karşılıyorum. Milli duygularım kabardı, 'Düm Tek Tek' için 'söz-müzik Türkiye' diyorum.
* Bu tarz şeyler moralinizi bozacak mı?
Halkın desteğini arkamıza aldıktan sonra gereksiz üç beş söylenen laf insanı demoralize etmiyor. Şu anda benim berberimden, manavıma kadar cep telefonundan bana şarkıyı dinletiyorlarsa, biz kendi birincimiz olmuşuz zaten.
* Sizce kaçıncı olacak bu şarkı ve Hadise?
Politikaya galip gelirsek eğer, çok çok iyi bir derece alabiliriz.
* TRT'den ne kadar ücret aldığınızı açıklamıyorsunuz. Peki TRT'nun Hadise'ye verdiği paranın içinde mi olacak sizin paranız da?
O paranın içinden mi, ayrı bir para mı bilmiyorum. Ama ben biraz da milli duyguları yaşadığım bir bütçe söyledim. Para konusunda çok uçmadım. Eurovision, para kapısından önce benim için ciddi bir prestij kapısıdır. Ama sağ olsunlar hakkımızı verdiler.
* Eurovision'a kadar nasıl bir çalışma içinde olacaksınız?
Şarkıyı Ozan Çolakoğlu ile ele alacağız. Üzerinde bir ay çalışacağız. Ardından klip ve koreografi tamamlanacak. Sonra da en güçlü haliyle Moskova'ya gideceğiz.
* Hadise Eurovision'u kazanırsa vücuduna o günün tarihini dövme yaptıracağını açıkladı. Sizin ne gibi bir düşünceniz var?
20 Mayıs benim doğum günüm. Eğer kazanırsak mahkemeye başvurup doğum tarihimi 15 Mayıs olarak değiştireceğim!
KONSERVATUVARDAN ATILDIM
* Enstrüman çalabiliyor musunuz?
Piyano ve gitar çalışıyorum. Altı yaşında piyano öğrenmeye başladım. Konservatuvardan 10 yaşında atıldım.
* Neden?
Şarkılarımı paylaştığım şarkıcılar bilir; ben şarkımı dinlettiğim zaman kesin kuralım derin sessizliktir. Konservatuvarda sınav verirken hocalar kendi aralarında konuşuyorlardı. Bir anda piyanonun kapağını kapattım, notaları kolumun altına koydum ve 'Bu şartlar altında daha fazla çalamayacağım' dedim. Beni ciddiye almadıklarını düşünmüştüm fakat sınava girmemiş sayıldığım için atıldım. Sonra gitar bölümüne girdim ama o zaman bile o işe çok saygı duyuyordum. O zamanki aklımla, 'beni sıradan görmeyin, beni biraz daha özel görmeye çalışın' demeye çalışmıştım aslında o hareketle...
* Şarkı söylemeyi hiç düşünmediniz mi?
Hayır. Bazen mutfak ön planda olmaktan daha iyi gelir insana. Sokakta dolaşırken şarkımı duyuyorum, çok hoşuma gidiyor. Bu büyük bir özgürlük. Yaratan adam olmak daha güzeldir.