İŞTE ÜNLÜLERİN YORUMLARI!
RTÜK 1899 yılında tefrika edilerek yayımlanan Aşk-ı Memnu romanının uyarlaması diziyi, başkarakterleri Bihter ve Behlül'ün "çok ateşli" öpüştükleri gerekçesiyle cezalandırmıştı.
Geçtiğimiz hafta da aynı dizide Behlül karakterinin amcasına ve sevgilisine ihanet edip Bihter'in eşini aldatmasını Türk toplumunun milli ve manevi değerlerine ve Türk aile yapısına aykırı bulundu. RTÜK'ün verdiği cezanın gerekçesinde, ''Bihter'in kocasını, Behlül'ün ise hem amcasını hem de sevdiği kadını aldattığı, ancak bu rolleri üstlenen sanatçıların halk tarafından sevildiği ve böylelikle de ihanetin toplum tarafından onaylanır hale geldiği, bu durumun da toplumu zedeleyeceği'' ni öne sürmesi, bu cezayı daha da tartışmalı hale getirdi. Pek çok yazar olayı RTÜK'ün televizyona gereksiz bir müdahelesi olarak yorumlarken, Aşk-ı Memnu gibi dizilere verilen yasakları destekleyenler de vardı.
Devlet ahlak bekçiliğini bıraksın
RTÜK'ün kararı, devletin hâlâ öğretmen, baba, yargıç, ahlâk bekçisi, halkın da hâlâ çocuk, mahcur, yeniyetme, kendi kararını veremez durumda olduğunun çok açık bir göstergesidir. Oysa demokratik ülkelerde eşlerin birbirlerini aldatmaları kamusal bir sorun değildir. Devletin kendini hâlâ bizim ahlâkımızı korumakla sorumlu görmesi, demokrasi alanında çok gerilerde kalındığının kanıtı. İnsanlar, eşlerini medya güllerine bakarak aldatacaklarsa, o toplumda yasaklar da bir işe yaramaz, çünkü imamın yellendiği yerde cemaat... Mehmet ALİ KILIÇBAY (HaberTürk, 17 Şubat)
RTÜK dizileri bırakıp Meclis'e baksın...
Ben, her hafta yaşanan grup toplantılarına "salı şovları" adını taktım. Her salı günü, TRT'den canlı yayınlanan bir şov bu... Partilerin grupları toplanıyor, liderler bu toplantıları karşı tarafı yıpratmak için kullanıyorlar. RTÜK, dizilerde kimin öpüşeceğini izleyip toplum mühendisliği yapacağına, TRT ile bir anlaşmaya gitsin. Kavga olduğu anda TRT kanalı görüntü vermesin! RTÜK'ün anlamsız cezalarını biliyoruz. Gerçek görevlerini yerine getiremiyorlar. Hiç birbirimizi aldatmayalım. Görelim bakalım, RTÜK ile TRT kolları sıvasınlar... Mehmet Ali BİRAND (Posta, 11 Şubat)
Bu dizilerle savaş, devam etmeli
Devletin özel kanalları denetlemesi eleştirildi nedense. RTÜK kimlerden oluşmalı o ayrı bir konu ama belli ki birilerinden oluşmalı. Ve evet, özel kanallar para kazanmak uğruna toplumun ahlak anlayışlarını, aile kavramlarını derinden sarsacak programlar yayınlayabiliyorlar ve maalesef oto kontrolün olmadığı yerlerde birilerinin kontrolü ele alması gerekiyor. Keşke tüm yayınlar ahlaki değerler çerçevesinde yapılsa Ama iyiyle kötünün savaşında hep bir takım askerler, bir takım bekçiler olacak. Ve belli ki bu savaş kıyamete kadar sürecek. Esra UÇAR (BUGÜN, 17 Şubat)
Asıl kitabı mahvettiği için cezalandırılmalı
RTÜK, Aşk-ı Memnu adlı diziyi uyarmış. Gerekçe şu: "Toplumun milli ve manevi değerlerine ve Türk aile yapısına aykırı olması." Böylece... Halit Ziya Bey'in yüzyıllık Aşk-ı Memnu adlı eserinin ana teması, "hepten aykırı gitmek" suçlamasıyla karşı karşıya kalmış. Ben RTÜK'ün yerinde olsam... Aşk-ı Memnu'yu suçlardım. Ama bambaşka bir gerekçeyle... Aşk-ı Memnu adlı diziyi... "Türk edebiyatının güzide bir eserini bu denli çekiştirip sündürerek istismar etmek" suçundan uyarırdım. Ahmet HAKAN (Hürriyet, 12 Şubat)