İŞTE RIDVAN DİLMEN'İN KONUŞMA KAYDI!

Telekulak operasyonu kapsamında gözaltına alınan Rıdvan Dilmen, savcılığın talimatıyla dün sabah serbest bırakıldı.

İŞTE RIDVAN DİLMEN'İN KONUŞMA KAYDI!

Eski milli futbolcunun birçok kişinin telefonlarının dinlenmesi talimatını verdiği ve bu kişilerle ilgili görüşmelerinde kod adları kullandığı da ortaya çıktı. Polisin yaptığı araştırma sonucu telefonları dinlenenlerin 200'e yaklaştığı öğrenildi...

Önceki gün, aralarında ünlü futbolcu Rıdvan Dilmen ve bazı iş adamlarının da olduğu 26 kişinin gözaltına alındığı 'telekulak' operasyonunun detayları ortaya çıkmaya başladı. Reklam ajansı kisvesinde çalışan 'telekulak' çetesinin 10 bin liradan başlayan ücret karşılığında telefonları dinlediği, şebekeye bir GSM şirketinin bazı yönetici ve çalışanlarının da para karşılığı hizmet verdiği tespit edildi. 6 aydır şebekeyi teknik takibe alan polis, çete üyelerinin telefon görüşmelerini de dinledi.

Bu dinlemelerde çete üyelerinin ve müşterilerin şifreli konuştukları anlaşıldı. Buna göre Dilmen çete üyeleriyle konuşurken, telefonlarını dinletmek istediği kız arkadaşı gazeteci N. Y.'den “Maradona” diye bahsediyordu. Hatta teknik takibe takılan bir konuşmasında çete lideri Mehmet Yanık'a, “Maradona ne durumda?” diye sordu. Yanık da “Hiçbir şeyi yok. Herhangi bir olumsuzluk yok” şeklinde cevap verdi.

'Bana N5'in dökümünü verin'

Çetenin kendi aralarındaki konuşmalarda ise Dilmen'den “Pele” diye bahsettiği, Dilmen'in diğer dinlettirdiği kişilerden de şifreli kodlarla bahsettiği ve her birine “N1, N5, N3” gibi şifreli isimler verdiği de ortaya çıktı. Çete üyelerine “Bana N5'in dökümünü verin” diye talimatlar verdiği tespit edildi.

Sevgilisini ablukaya almış

Şeytan Rıdvan'ın kız arkadaşı N. Y.'nin yakın çevresi ve mesai arkadaşlarını da sıkı takip altına aldığı ve telefonlarını dinlettiği öğrenildi. Çete lideri Mehmet Yanık'ın Dilmen'in telefon ederek durumu sormasının ardından bir GSM operatöründe çalışan adamını arayarak bilgi aldığı anlaşıldı.

Tüyo verenleri de dinletmiş

Edinilen bilgilere göre Rıdvan Dilmen, eşi Ayşenur Dilmen'in de telefonlarını dinlettirdi ve görüşme dökümlerini çeteden elde etti. Sıkı bir at yarışı sever olan Dilmen'in bahis oynadığı, yarışlara oynamadan önce birilerini arayarak tüyolar aldığı da belirlendi. Efsanevi futbolcu, aldığı tüyoların doğru olup olmadığını kontrol etmek için tüyo aldığı kişilerin de telefonlarını dinlettirdi. Bu şekilde tüyo aldığı kişilerin kendisini kandırmış olma ihtimalini ortadan kaldırdı.

Tanju'nun açığını arıyormuş

Rıdvan Dilmen'in eski futbolcu Tanju Çolak'ın telefonlarını dinlettirmesinin nedeninin kız arkadaşı N. Y. ile aralarında geçen bir konuşmayla ilgili olduğu iddia edildi. İddiaya göre evli olduğu halde N. Y ile ilişki yaşamasına tepki gösteren Tanju Çolak'ın, Rıdvan Dilmen'e “Sen evli barklı adamsın. Böyle şeyler sana yaramaz” şeklinde konuştuğu, Çolak'ın kendisine akıl vermesine içerleyen Dilmen'in de onun telefonlarını dinleterek açığını yakalamaya çalıştığı öne sürüldü.

Dilmen'den 4 kişi şikayetçi

Rıdvan Dilmen'den şu ana kadar 4 kişinin şikayetçi olduğu öğrenildi. İddiaların odağındaki gazeteci N. Y. ise şikayetçi olmadığını söyledi.

Dinlemeleri kaydetmemişler

Polis, görüşme dökümlerini yasadışı yollardan elde ettiğini tespit ettiği çetenin telefon dinlediğine ilişkin de kesin kanıt arıyor. Teknik takibe göre çete lideri Mehmet Yanık'ın bazı telefon görüşmelerinde müşterilerine, “Onu dinlettirdim ve dinletmeye devam edeceğim” şeklinde açıklamalarda bulunduğu anlaşıldı, ancak ses kayıtlarına rastlanmadı. Bu nedenle çetenin telefonları canlı olarak dinlediği ve ses kaydı tutmadığı ihtimali üzerinde duruluyor. Buna göre telefon görüşmesi sırasında bir kişinin hatta girerek notlar aldığı ve bu şekilde konuşmanın dökümünü çıkardığı tahmin ediliyor.

5 ayrı suçtan işlem yapılacak

Şüpheliler hakkında, “Haberleşmenin gizliliğini ihlal”, “Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması”, “Özel hayatın gizliliğini ihlal”, “Kişisel verilerin kaydedilmesi”, “Kişisel verilerin hukuka aykırı olarak verilmesi ve ele geçirilmesi” suçlarından işlem yapılacak. “Özel Hayata ve Hayatın Gizli Alanına Karşı Suçlar” başlığı altında düzenlenen bu suçlar TCK'nın 132, 133, 134, 135 ve 136. maddeleri gereğince 6 aydan ile 4 yıla kadar arasında değişen çeşitli cezaları kapsıyor. Dilmen'in de 'Haberleşmenin gizliliğini ihlal'den gözaltına alındığı öğrenildi.

AVUKATI ÖLMEZ: Rıdvan yanlış arkadaş kurbanı

AVUKAT Serdar Ölmez, Rıdvan Dilmen'in de mağdur olduğunu iddia etti: “Değil Tanju, hiç kimseyle ilgili dosyada telefon dinlemesi yok. Birileri tarafından kullanılmak istenmesi bu işlerden anlamaması nedeniyle bir mağduriyet söz konusu . Bilinçli olarak yapılan bir şey yok. Müvekkilim yanlış arkadaş tanımanın kurbanı. Yanlış kişilerle arkadaşlık kurduğu için mağdur. Kimseyi dinletme gibi bir olayı yok. Dilmen'in biraz morali bozuk ama art niyet olmadığı için gayet dinç.”



EŞİ AYŞENUR DİLMEN:

Rıdvan'a 'Doğru mu' diye sormadım bile!

İstanbul'da 24 kişinin gözaltına alındığı 'Telekulak' operasyonunda gözaltına alınan ve emniyet ile savcılık ifadelerinin sonunda serbest bırakılan Rıdvan Dilmen'in eşi Ayşenur Dilmen iddialar hakkında şunları söyledi: “Eşim hakkında yapılan bu iddiaların doğruluk payı yok. Serbest bırakılması bunun ispatıdır. Rıdvan'ın polis fezlekesinde geçen bir çete liderinden bir kadını dinletmesini istemesi bence mantıksız bir iddia. Böyle bir şeyin olabileceğini düşünmediğimden Rıdvan'a bu olayın gerçek olup olmadığını bile sormadım. Yarın (Bugün) basın toplantısı yapacağım. Rıdvan artık serbest dolayısıyla iddiaların muhatabı ben değil Rıdvan. Bitmiş bir olay hakkında konuşmamın manası yok. Kız arkadaşı olduğuna dair saçma iddialar çıktı. Böyle bir şey olabilir mi? Bu yalan haberleri çıkaranların amaçlarını bilemiyorum. Ben eşime sonuna kadar güveniyorum ve bu asılsız iddialara inanmıyorum.”



İŞTE RIDVAN'IN KONUŞMA KAYDI

'200 milyar gitti'

Rıdvan Dilmen'in at yarışı oynaması için para verdiği M. Ş.'nin tutan kuponu yatırmadığını söylemesi üzerine çeteye başvurduğu öğrenildi. Polisin teknik takibine takılan 2008 Ekim ayındaki konuşmaya göre çete lideri Mehmet Yanık'la Rıdvan Dilmen arasında şu diyalog geçiyor:

Dilmen: Buna at yarışı oynadım ben, 5-6 kupon yaptım. Saat böyle üç buçuk-dört cıvarı. 6'lıların hepsi tuttu. Nereden baksan 50-60 milyar alacaktı. Ben parasını da gönderdim. 'Yatırmadım' diyor. 'Mesaj gelmedi bana' diyor. 'Bana da gönderildi' diyor, 'İletildi'diyor. Buna mesaj gitmiş mi?

Yanık: Hemen halledeceğim.

(Bir süre sonra...)

Yanık: İletilmiş abi...

Dilmen: O zaman ayrıntıları bi öğren de önemli hocam. Çünkü ben parasını verdim. 100 milyar da gitti a..k.. Valla ya bi ara da s..m onun parasını alayım o parayı... 200 milyar gitti o. ç.

Yanık: Sana onu yarın vereceğim. Kağıtları sen ondan git parasını al abi.

Çeteyi Belçika polisinin yazısı ortaya çıkardı

TELEKULAK çetesini ortaya çıkarak operasyonun 2007'de Belçika polisinden gelen bir yazı üzerine başladığı öğrenildi. İddiaya göre, Belçika'da uyuşturucu kaçakçılığı yapan Asığısan, telekulak çetesi elebaşı Mehmet Yanık'a bağlı olarak çalışıyordu. Asığısan 2007'de Asığısan, uyuşturucu ticareti yapan Mehmet Gezer ile 290 bin euro karşılığı Irak doları almak için anlaştı. Hatay'da yapılan alışverişte Asığısan 290 bin euro'yu nakit olarak verdi. Parayı alan Gezer ise Irak dolarlarını vermeden ortadan kayboldu. Asığısan durumu, çete lideri Mehmet Yanık'a anlattı. Yanık, Asığısan'ı adamı Zafer Çalışkan'a yönlendirdi. Asığısan ve Çalışkan adamlarıyla birlikte Hatay'da Mehmet Gezer'i yakalamak amacıyla takip başlattı. Türk polisi ise Belçika polisinin gönderdiği yazı ile durumdan haberdar oldu.

Fiziki takip de yaptılar

Polisin örgüt lideri Mehmet Yanık'ı yakın takibe aldı. Yanık'ın kendisini bazan “Turkcell yöneticisi”, bazen de “Bülent Keskin kod adlı İstihbarat Başkanı” tanıttığını belirledi. Yanık'ın çete kurarak İstanbul ve Hatay'da yağma, tehdit, şantaj, haberleşmenin ve özel hayatın gizliliğini ihlal, kişisel verileri ele geçirme suçlarına karıştığı belirlendi. Mehmet Yanık'ın bir GSM şirketinde bilgi işlem sorumlusu olarak çalışan Fatih Bilir ile irtibatlı olduğu ve şirketin imkanları kullanılarak üçüncü şahıslara ait telefon konruşmalarının elde edildiği belirlendi. Çetenin telefon konuşmalarından ve fiziki takiplerden elde ettiği bilgileri fahiş fiyatlarla müşterilerine sattığı anlaşıldı. Çetenin telefon dinlemelerini Fatih Bilir'in fiziki takiplerini ise Zafer Çalışkan'ın koordine ettiği anlaşıldı.