Eylem Yıldız, İbrahim Toraman'dan gördüğü şiddeti anlattı!

Eylem Yıldız, eşi futbolcu İbrahim Toraman'dan nasıl şiddet gördüğünü ve yaşadıklarını 'Renkli Sayfalar' programında anlattı.

Eylem Yıldız, İbrahim Toraman'dan gördüğü şiddeti anlattı!

İşte Eylem Yıldız'ın o şoke eden açıklamaları;

- O kadar da güçlü değilim. Basına yansıyan olaylar beni çok üzdü ama bir yandan da bir çok kadına önder olduğumu düşünüyorum. Benim gibi bir çok kadın şiddet gördüğün halde susuyor. Benimki gibi 'can güvenliği' riske girdiği an susmak çözüm olmuyor, yardım istemek durumunda kalıyorsunuz.

- İbrahim oto kontrolü olmayan bir insan. Eminim bir çok erkekte bu sorun var. Kimse bunu kendine itiraf etmiyor. Belki tedavi görse bu kadar üzülmezdim.

- Bende de hiç onarılmayacak travmalar bıraktı. Psikolojik tedaviye başladım. Bütün kadınlar kendilerini düşünsünler.

- Yaşanan şiddetten sonra af diledi. Hep düzelecek umuduyla baktım. Sevince bazı şeyleri göremiyorsunuz.

- En son olay 24 Ocak, çocukla tek başıma yaşadığım bir olaydan dolayı dönüşü olmayan bir karar aldım. Sadece bana değil, çocuğuma da zarar geleceğini düşündüm.

- Ceviz kabuğunu doldurmayacak sebeplerle bana vurdu. Miloano'ya gitmişti 3-4 günlüğüne. Evde yengesiyle birlikte kalıyordum. Onun yokluğunda kendi ailem de evdeydi. Eve perdeci geldi. Ona çok sinirlendi. Kahvaltı hazırlarken, çay bardağı elimden kaydı düştü. Ona da çok sinirlendi.

- Kafama aldığım darbeler neticesinde baygınlık geçirdim, şuurumu kaybettim. ambulansla hastaneye götürüldüm.

- Yuvamın bozulmasını istemezdim. O yüzden yıllarca sustum. Ne İbrahim ne de ailesi beni aramadı. Bir 'özür' bekledim.

- Çocuk yokken affediyordum, şu an çocuğum bir şey algılamıyor. Kucağımda çocuğum varken bunu yapıyorsa ileride de yapabilir. Ben affetsem bile anne olarak çocuğumu düşünmek zorundayım.

- Duygusal yönüm daha baskın. Hep affettiğime göre demek ki bende de bir sorun var.

- 'İbrahim ben tedavi olacağım' dese affeder miyim inanın bilmiyorum. Çok aşık olarak evlendim. Çocuğumun babası. 5-6 yıllık bir birlikteliğimiz var. Çocuğumun daha iyi bir ortamda büyümesi mi, yoksa bizim aşkımız mı bunu iyi düşünmem gerekiyor.

- Ben bir hukukçuyum. Almanya'da okudum. Benim basınla medyayla ilişkim yok. Bu durum benim kariyerime zarar veriyor. Dünyaca ünlü şirketleri temsil ediyorum.

- Ben basına açıklama yapmadım, mahkemeye verdiğim dilekçe basına sızdı. Sevmese benimle evlenmezdi, mutlaka beni seviyor. Sadece kötü günlerimiz değil, çok güzel günlerimiz de geçti.

- Bazı erkekler özgür yaşam şeklini severler. Evlilik için yaratılmamıştır. Bunların hepsi psikolojik sorunlar. Belki de aldatıyordu, aldatmayı bastırmak için şiddet uyguluyordu.

- Dayak yerken neler söylediğimi hatırlamak bile istemiyorum. 6 ay uzaklaştırma kararım var ama ben o eve dönmek istemiyorum. O evde kapılar kırılıyordu. Saklandığım odalar içindeki kapılar kırılıyordu.

- Alkolü gece çıktığında tüketiyordu. Birden siniri tavan yapıyordu, kucağınızda çocuk mu var, bir yere mi saklandınız gözü görmüyordu.

- Benim bunu dile getirmem, insanlara ibret olsun diye göz önüne çıkarmış olmam bana nasıl bir menfaat sağlayabilir?

- Ben yıllarca eşime ve kariyerine zarar gelmesin diye sustum. Artık çocuğum söz konusu olduğu için konuştum.