Doğa Rutkay ile eşi Kerimcan Kamal'dan duygusal paylaşım!
Ünlü sanatçı Doğa Rutkay ve eşi Kerimcan Kamal, Dağlıca'daki terör saldırısı sonrası 16 askerimizin şehit düşmesine ilişkin sosyal medyadan duygu yüklü bir mesajı okurlarıyla paylaştı.

Doğa Rutkay şunları yazdı:

"Görür görmez perişan olmuş halime geldi yapıştı bu fotoğraf...Paylaşmak istemedim önce ama üstüne bir özür borcu var gibi geldi .. Paylaştım...Senden özür dileriz kurban olduğum güzel çocuk...Ne uğruna kaldın yetim bilemeden hem de...Kolun kanadın kırık,acıyı hiç bilmiyordun...Şimdi bir şehit evladısın güzel çocuk..Gururunla taşı babanın soyadını e mi? Çünkü geriye bir tek o kaldı...Kahraman babanın kahraman soyadı..Senden özür dileriz çocuk...Çok özür dileriz. #şehidimizvar #acı"
Kerimcan Kamal şunları yazdı:

"Hiçbirinizi tanımadım çocuklar.
Ve hiç tanışamayacağız.
Oysa zayıf bir ihtimal de olsa bir gün,bir yerlerde kesişebilirdi yollarımız.
Belki çocuklarınızı ellerinden tutup okula götürürken,yada yaşadığınız şehirlerde bir çay bahçesinde otururken,ülkemizin ne güzel olduğundan bahsedebilirdik.
Söğütleri anlatırdınız bana ve çağıldayan ırmakları ve çocukken benim gibi topladığınız koca yemişleri.
Birlikte gülerdik.
Birlikte kederlenip,
Birlikte ağlardık.
Belki çiftçi olurdunuz,belki mühendis yada bir kırtasiye açardınız.
Belki hayatınız boyunca benim gibi yazılar yazardınız.
Bayramları karşılardık birlikte.
Ah hava ne sıcak derdik.
Kışın anneniz sobaya iki odun atar, sırtınıza bir örtü örterdi yorgunluktan kıvrıldığınız köşenizde.
Babanız siz uyurken tıpkı benim oğluma yaptığım gibi başınızı severdi gizliden.
Belki bu ülkeyi bizden daha iyi yönetirdiniz!
Biz dağlarda koruduk sınırları,vatan uğruna can verdik derdiniz.
Vatan nedir ki sizsiz?
Koruyamadık sizi çocuklar.
Utanıyorum kendimden.
Aynalara bakamıyorum.
Yolda,işte utancımdan haberleri kapatıyorum.
Yıllardır içmediğim sigaraya başladım.
Yalnızken ne çok sövdüm,ne bağırdım.
Neye yarar?
Utanıyorum kendimden.
Hiç tanımasalar da beni,hiç karşılaşmayacak olsak da annenizin, babanızın,evlatlarınızın,eşlerinizin, kardeşlerinizin yüzüne bakamıyorum.
Bizler öldürdük sizi.
Kimimiz iş güç telaşında,kimimiz sohbet esnasında,kimimiz gülüp eğlenir,kimimiz benim gibi maç izlerken,siz o alçak,o hain pusulardan habersiz,kardeşlerinizin yardımına koşarken can verdiniz.
Bizim için.
Kimin için?
Bu düzeni biz yarattık.
Ölen çocukları birer sayı biz yaptık.
Bir öldüğünde bakmayıp,on öldüğünde kısadan ağlayıp hayatlarımıza biz devam ettik.
Utanıyorum kendimden.
Boğazım düğüm düğüm şu oturduğum kahvaltı sofrasında.
Bütün insanlar kardeştir aslında.
İsim isim,ırk ırk,inanç inanç biz ayırdık.
Kızgınsanız bize,bizi affedin.
Sizi koruyamadık bizi affedin.
Sizsiz aldığımız her nefes için bizi affedin.
Sizsiz yaşadığımız her gün için bizi affedin.
Sizi yaşatamadığımız için bizi affedin.
Biz kendimizi hiç affetmeyecek olsak da...
Bizi affedin.
Bizi affedin.
Bizi affedin."