'DİYAR' ROLÜNE UYUM SAĞLAMAM KOLAY OLDU!
atv'nin yeni dizisi 'Kapalıçarşı'da halı dokuma hocasını canlandıran güzel oyuncu Aslı Tandoğan, Cosmopolitan'a konuştu: Konservatuvarda arp çalarken ellerimi aynı şekilde kullanıyordum, role kolay uyum sağladım
Geçen sezon 'Dudaktan Kalbe' dizisiyle bütün dikkatleri üzerine çeken genç oyuncu Aslı Tandoğan, yeni sezonda atv'nin iddialı dizisi 'Kapalıçarşı'da oynuyor. Dizideki rolü için dokuma dersleri aldığını söyleyen yetenekli oyuncu, dizide canlandırdığı halı dokuma hocası rolüyle adından söz ettiriyor. Tandoğan, 'Kapalıçarşı'nın hikayesinin sıradan olmadığına dikkat çekiyor.
'Kapalıçarşı' dizisi nasıl bir hikaye anlatıyor?
Kapalıçarşı'da geçen bir hikayeyi anlatıyor. Zaten hikayenin bize ait kültürel bir dokunun üzerinden anlatılması beni cezbeden şey oldu. Bunun için Ata Stüdyoları'na, Kapalıçarşı'nın aynısı yaptırıldı. Duvarlardaki çiniler tek tek yapıldı, eskitildi. Kuyumcular, halıcı dükkanları yapıldı. Dükkanların içi özenle hazırlandı. Senaryosu da çok güzel; aşk hikayesi gibi ama sıradan bir hikaye değil. Ben bir halı dokuma hocasını oynuyorum. Dokuma dersleri aldım. Onlar kadar hızlı olamasam da, dokumayı öğrendim.
ROLÜM BANA ÇOK YAKIN
Oynadığınız 'Diyar' karakteriyle uyum sağlayabildiniz mi?
Sağladım çünkü ben de konservatuvarda arp çalarken ellerimi aynı şekilde kullanıyordum. Bu bana çok yakın geldi. Sonuçta ikisini de iyi yapabilmek için çok büyük bir konsantrasyon gerekiyor, tamamen başka bir boyuta geçiyorsun.
Siz hangi dizileri takip ediyorsunuz?
İşim gereği hangi yapımcı nasıl işler yapıyor, hangi oyuncu nasıl oynuyor diye tüm dizilere göz gezdiriyorum. Vakitsizlikten ötürü hepsini takip edemiyorum tabii ki. Eve gelince televizyonda hemen bir 15 dakika zap yapıyorum.
GELİŞİYORUM
Önceki yıllarda kendinizi oyunculuk konusunda yetenekli bulmadığınızı söylemişsiniz. Şimdi nasıl buluyorsunuz?
İzlerken beğendiklerim de oluyor beğenmediklerim de. Eskiden dizilerle alakam yokken şimdi oynamaya başladım. Sonra başta dublajımı yapamıyorken, şimdi kendi dublajımı yapabiliyorum, hatta sesli çekim yapabiliyorum. Kendimi izlerken de gelişmekte olan bir oyuncu olarak izliyorum.
Çok sakin görünüyorsunuz. Neler karşısında heyecan duyuyorsunuz?
Çok fazla tatil fırsatı bulamadığım için, tatil programı bana heyecan verir. Uçağa binerken de heyecanlanırım ama o biraz korkuyla karışık... Bir de yeni bir projenin başlangıcından bir gün önce çok heyecanlı olurum.
BİR ANDA BAŞLADIM
Ekşi Sözlük'e bakılırsa konservatuvarda arp çaldığınız yıllarda çok hayranınız varmış. 'Okulun peşinden sürüklendiği kız' gibi cümleler var. Hiç dolabınızda hayran mektupları bulduğunuz oluyor muydu?
Bizim konservatuvarda dolaplarımız yoktu, kilitli odalarımız vardı. Dolayısıyla öyle bir ortam oluşmadı. Ekşi Sözlük'te o yorumları yazanlar da genelde beni seven arkadaşlarım falan zaten!
Oyunculuk ne zaman başlamıştı?
Antalya Operası'nda çalıyordum. Sonra İstanbul'dan bir proje için çağırdılar. Bir anda dönüm noktasına gelip karar verdim. O zamana kadar televizyon izleyicisi bile değildim. Ama bir anda geldim ve başladım.
Kameranın kırmızı ışığıyla ilk burun buruna gelişinizde ne hissetmiştiniz?
Bir diş macunu reklamı çekimiydi. Hiç bu işlerle alakanız olmayınca bol bol etraftaki insanlara bakıyorsunuz, ne olup bittiğini anlamaya çalışıyorsunuz. O reklam filmi benim için şöyle önemliydi; oradan kazandığım parayla kendime arp almıştım. Arp ucuz bir şey değildir. Okul yıllarımda ne bende, ne de arkadaşlarımda arp vardı.