DEĞERLERİMİZİ KAYBETTİK!

Bu yıl üçüncüsü düzenlenen 'Türk Sineması Sevgi Günü' etkinliğine katılan Filiz Akın, Türk Sineması'nı eleştirdi: Değerlerimizi kaybettik!

DEĞERLERİMİZİ KAYBETTİK!

1964 yılında çekilen 'Gurbet Kuşları' filminin yönetmeni Halit Refiğ'i anmak ve filmin başrol oyuncuları Cüneyt Arkın, Filiz Akın, Tanju Gürsu, Sevda Ferdağ'a onur ödülü vermek üzere önceki gün Beykent Üniversitesi'nde bir tören düzenlendi. 'Türk Sineması Sevgi Günü' adıyla bu yıl üçüncüsü yapılan etkinlikte; Türkiye'nin ilk göç filmi olarak nitelendirilen ve Kahramanmaraş'tan geldikleri İstanbul'a alışmaya çalışan, ancak sonunda yine köylerine geri dönen Bakırcıoğlu Ailesi'nin dramının anlatıldığı 'Gurbet Kuşları' filmi gösterildi. Etkinlikte, Halit Refiğ'e verilen ödülü, eşi Gülper Refiğ; Beykent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Yüksel'den aldı. Dört günde üç ödül aldığını söyleyen Filiz Akın'a ise ödülünü İzzet Günay verdi. "Köyden kente göçen bir ailenin yaşadığı kültür şokunu anlatan bu önemli filmde rol almaktan mutluluk duyuyorum" diyen Akın, konuşmasını şöyle sürdürdü:

ZEMİN HAZIRLADIK
"Elimizde, birbirimizi anlamamız için en büyük silahımız sinema kaldı. Türk Sineması olması gerektiği yerde ama bizim dönemimizde bir masal dünyası yaratmıştık. Seyircileri mutlu ettik, bugüne zemin hazırlardık. O dönemdeki filmleri kıymetli kılan tek şey, bugün kaybettiğimiz değerler. Sinemada masumiyet kalmadı, romantizm kalmadı, büyük aşklar kalmadı, fedakarlık dostluk kalmadı... Bu tüketim çılgınlığında tüm bu değerleri yitirmeye başladık. Eski filmler işte bu değerleri hatırlattığı için seviliyor ve unutulmuyor." Sağlık sorunları sebebiyle törene gelemeyen Cüneyt Arkın'ın ödülünü ise eşi Betül Arkın aldı. Arkın, törende şöyle konuştu: "Halit Refiğ, Cüneyt'in ilk filminin yönetmenidir. 'Gurbet Kuşları'nda damda tehlikeli bir sahne vardır. Refiğ, Cüneyt'in oradaki hareketliliğini görünce, 'Senin avantür filmlere geçmen lazım' demiş, ondan sonra da Cüneyt, 'Malkoçoğulları'na başladı. Şimdi 'Kara Murat'ların, 'Malkaçoğulları'nın ceremesini çekiyor. 'Keşke yapmasaydın' dediğimde; 'Dünyaya bir daha gelsem yine o hareketleri yapar, o filmlerde oynardım' dedi. Eski Cüneyt gibi aktif olmadığı için, bu haliyle insan içine çıkmak istemiyor."