BANA EN GÜZEL ROLÜ EŞİM VERDİ

Ünlü oyuncu Naomı Watts, Fransız Paris-Match dergisine verdiği röportajda, hayatının en güzel rolünü anlattı: İki çocuk sahibi bir anne olmak beni en mutlu eden rol!

BANA EN GÜZEL ROLÜ EŞİM VERDİ

'King Kong' ve 'Halka' gibi filmlerle şöhrete kavuşan, İngiliz oyuncu Naomi Watts, kariyerine Avustralya televizyonlarında yayınlanan dizilerle başladı. Son olarak Sean Penn ile başrollerini paylaştığı 'Fair Game' ile sinemalarda yer alan Watts, kendisi gibi oyuncu olan eşi Liev Schreiber ile mutlu bir beraberlik yürütüyor. İki oğluyla ilgilenmekten büyük keyif alan Watts, kocasına kariyerinde destek olmaktan ve ev işleriyle ilgilenmekten keyif alıyor...


Sizi eskisi kadar sık magazin basınında görmüyoruz. Çocuklarınızın doğumundan sonra da kariyerinizde sürekli duraklamalar oluyor... Bu durumla baş edebiliyor musunuz?

Eşim Liev, Broadway'de şu aralar çok başarılı. Scarlett Johansson ile birlikte müthiş işler çıkarıyorlar. Dediğiniz doğru; sokakta yürüdüğümüz zaman eşimden imza alıyorlar. Bana bakıp, "Naomi Watts'ı andırıyorsunuz" diyorlar! Ama ben bu durumla eğleniyorum. Çocuklarımın doğumundan sonra, onlar benim önceliğim oldu. Onlardan ancak çok ciddi projeler için ayrılıyorum. Bu konuda da bir değişiklik yapmaya cidden niyetim yok!


Şu ana kadar oynadığınız, sizi en çok heyecanlandıran rol hangisiydi?

Eşim, bana dünyanın en güzel rolünü verdi. İki çocuğum var... Onların annesi olmak, onlarla zaman geçirmek bence her şeyden çok daha önemli.

Siz yıllar geçtikçe güzelliği oturan, daha da güzelleşen şanslı insanlardansınız... Gittikçe güzelleşmek için neler yapıyorsunuz?

İnanın çok birşey yapmıyorum. Uykuma çok dikkat ediyorum. Uyumayı çok sevdiğim için, çok fazla uyuyorum. Güneşe çıkmıyorum. Yaz-kış beyaz tenliyim. Cildime nemlendirici kremler sürüyorum. Cidden, yaptığım tek şey bu!

Annelik, bir oyuncu olarak sizde neleri değiştirdi? Sette, anne olmak zor mu?

Tabii ki zor! Ama ben yine de çok şanslıyım! Çünkü ben başrol oyuncusu olarak bir filmde yer alıyorum. Benim yer alacağım sahneler, çocuklarımla ilgileneceğim zamana göre değiştiriliyor. O sette, anne olup, gece yarılarına kadar çalışan kadınlar var. O yüzden, benim şikayet etmem, onlara da büyük haksızlık olur.

ANNELİK DEĞİŞTİRMEDİ

Anne olduktan sonra, senaryolara bakış açınız değişti mi? İki oğlu olan bir kadın olarak, bir filmde oğlu ölen birini canlandırabilir misiniz?

Tabii ki canlandırırım! Anne olmaktan çok mutluyum. Ancak oyuncu olmaktan da son derece mutluyum. Bu yüzden de senaryo seçimim değişmedi. Ben, bana ilginç gelen her senaryoda yer alırım.

Anne olduktan sonra, giyim tarzınız, davranışlarınız değişti mi? Annelik, sizde ne gibi değişikliklere neden oldu?

Çocuklarıma zaman ayırmak dışında, hayatımda hiçbir şey değişmedi. Ben hep fonksiyonel bir insan olmuşumdur. O yüzden, zamanlamamı doğru yaparım. Detaylar arasında gömülmek yerine, bütünün güzel olması için çalışırım. Bu, giyim kuşamım için de böyle...