“Poyraz Karayel” dizisiyle ekranlara dönen Azra Akın, BeStyle dergisinin yeni sayısı için objektif karşısına geçti. Ünlü manken ve oyuncu, “Bir erkekte ilk olarak ne ilgini çeker” sorusunu şöyle yanıtladı: “Kendine güven, karşı tarafa verdiği güven ve mütevazılık.” Aşık olduğu zaman sürekli gülümsediğini de itiraf eden Akın, “Aşkı dolu dolu yaşarım” diye konuştu.
* Kariyerinle alakalı geçen süreçle ilgili neler söylemek istersin? - Tek kelime ile özetlersem; keşfetme. Ben çok erken yaşta başladım kariyerime ve bugüne kadar çok anlamlı, güzel bir yolculuk yaşadım. Özverinin başarıyı getirdiğini gördüm. İnişlerim, çıkışlarım oldu. En önemlisi de her tecrübemden ders aldım. Bu yolculuğumda yolumun kesiştiği herkesten bir şeyler öğrenmeye çalıştım.
* Peki kariyerinle ilgili geleceğe dair kurduğun hayaller neler? - Ben kariyerimle ilgili o kadar çok hayal kuruyorum ki! (Gülüyor) Yaptığım işi ve onunla ilgili hayal kurmayı çok seviyorum. Bu heyecan beni gerçek anlamda motive ediyor. Kendimi geliştirebileceğim, özgün olan, sınırlarımı zorlayabileceğim, kendimi bile şaşırtan projelerde yer almak istiyorum. Kendimi zorlamayı da seviyorum, bu beni besliyor.
* Karakter özelliklerinde sevdiklerin ve sevmediklerin neler? - Önce sevmediklerimden başlayayım; sanırım ben kendime karşı biraz fazla acımasız olabiliyorum. Başkalarına gösterdiğim hoşgörüyü biraz da kendime gösterebilsem iyi olur diye düşünüyorum (Gülüyor). Sevdiğim özelliklerim ise;
etrafımdakiler içimdeki çocuktan bahsederler hep, yaşım ne olursa olsun içimdeki çocuğu yaşatmak isterim. Paylaşmayı da seviyorum. Mutluluğumu, derdimi, arkadaşlarımın mutluluğunu, derdini paylaşmayı seviyorum. Bir de iyi bir dinleyici olduğumu söylüyorlar.
* Nasıl bir çocukluk geçirdin? - Güzel bir çocukluk yaşadım. Ama tabii ki çocuklukta hayal kırıklıklarım da olmuştur; zaten olması gerek. Bu bizi hayata hazırlıyor.
* Peki şu anda çocukluk hayallerine ne kadar yakınsın? - Çok yakınım (Gülüyor).
* Dinlenmek senin için ne yapmaktır? - Benim için dinlenmek; tamamen kendime zaman ayırmak, seyahat etmek, bilmediğim yerleri keşfetmek ve kendimle kalmaktır. Aklıma sadece fiziksel bir dinlenme gelmiyor yani.
* Çılgınlık limitin nedir? - Daha keşfetmedim.
* “Senin İstanbul”unu sorsam, anlatmaya nereden, nasıl başlarsın? - Vapur, simit, karper peyniri, çay, boğaz, martı, Kapalıçarşı, Türk kahvesi, Boğaz’da ara sıra gördüğüm yunuslar, trafik ve her zorluğa rağmen “iyi ki İstanbul’dayım” dedirten şehir. Bu benim İstanbul’um.
* Kitap, albüm, şarkı, film, mekan konusunda favorilerin neler? - Beni en çok etkileyen kitap “Kurtlarla Koşan Kadınlar”. Her zaman dinlemekten zevk aldığım şarkılar Simple Minds’tan “Don’t You Forget About Me”, The Notorious BIG’den “Sky’s the Limit” ve son olarak Alicia Keys’den “A Woman’s Worth”.
Beni etkileyen film ise o kadar çok ki; Jean-Marc’tan “Vallé’den Cafe De Flore”, Paul Thomas Anderson’dan “Boogie Nights”, Nuri Bilge Ceylan’dan “Bir Zamanlar Anadolu’da”, Almadovar’ın filmlerinden “Live Flesh” ve “Sergio”, Castellitto’dan “Don’t Move”. Kısa film olarak da Fabio Grassadonia ve Antonio Piazza’dan “Rita”.
* Türkiye’den ve dünyadan takip ettiğin modacı ve tasarımcılar kimler? - Modayla aram hep iyi oldu; Türkiye’den herkesi takip ediyorum. Yurtdışında aldıkları başarılarla gurur duyuyorum ki son yıllarda oldukça arttı. Yurtdışından Alexander Wang, YSL ve Cannes Film Festivali’nde kıyafetini severek taşıdığım Kaufman Franco sevdiklerim arasında ilk sırada yer alıyor.
* Giyim tarzın hakkında neler söyleyebilirsin? - Tamamen ruh halime göre giyiniyorum. Her zaman bu böyle. Dans ederken de rahat edeceğim kıyafetler tercihim. Yerine göre renk kullanmayı seviyorum, bazen de siyah favorim.
* Hayatta giymem dediğin bir şey var mı? -Kürk giymem.
* Erkeklerde giyimde çekici ve itici bulduğun detaylar neler? - İtici gelen marka bağımlısı ve gösteriş tutkunu olması. Çekici gelen fit vücutta tişört ve jean.
* Bir erkekte ilk olarak ne ilgini çeker? - Kendine güven, karşı tarafa verdiği güven ve mütevazılık.
* Aşık olduğunu nasıl anlarsın? - Sürekli gülümsememden (Gülüyor). * Aşkı nasıl yaşarsın? - Dolu dolu.
* Şu sıralar gündeminin ilk sırasında ne var? - Şu an dizimiz sezon finali yaptığı için tatil var. Bir ay sonra değişecek gündemim. Seti de çok özlüyorum.
* Senin hakkında bilmediğimiz bir şeylerden söz edebilir misin? - Bir oturuşta 1 kg dondurma yiyebiliyorum, şaka yapmıyorum (Gülüyor). El becerisi gerektiren işleri seviyorum. Mesela takı yapımı, seramik yapımı, boyaması, ahşap işleri. Resim yapıyorum ve geliştirmek en büyük hayalim.
* Favori seyahat rotan diyecek olsam nasıl bir yol haritasından söz edersin? - New York, Brezilya, Küba, İspanya, İtalya, Amsterdam, Hawaii.
* Sporla aran nasıl? - Spor çocukluğumdan beri hayatımda aslında. Ama zaman zaman işlerimin yoğunluğundan dolayı, ara verdiğim zamanlar oldu. 9 ay önce yeni bir karar ve bakış açısıyla sporu tekrar hayatıma aldım. Ve bedenimdeki değişikliği görünce, en önemli şeyin gönülden karar vermek ve sürdürebilmek olduğunu anladım.
Kendimi çok zorlamadan, zamana yayarak ve keyfini çıkararak bir program uyguluyorum. Bir eğitmenle çalışıyorum. Bunu beslenme ile de destekliyorum. Bu programla beraber sabırlı olmayı da öğreniyorum. Mükemmel olmasa da en iyisini yapmaya odaklanıyorum. Bu felsefe hayatımın başka alanlarına da geçiyor. Kendime daha hoşgörülü olmaya başladım. Yani spor beni mutlu ediyor.
* Vazgeçemediğin takıntılı olduğun giysi ya da aksesuvar var mı? - Topuklu ayakkabılarımın tümüne gönülden bağlıyım (Gülüyor). Atlet, tişört, jean vazgeçilmezlerim. Yüzüklerim ve bazı kolyelerim de sıklıkla üzerimde taşıdığım diğer vazgeçilmez parçalarım.
* Hem kendi hem de karşı cins adına güzelliği nasıl tanımlarsın? - Ben güzelliği sadece dış güzellik olarak değerlendirmeye karşıyım. Benim için her insan kendi olabildiği zaman, özgün olduğu zaman, kendini sevdiği zaman güzel.