AŞKTAN GÖZÜM KORKMUYOR

2005 yılında Türkiye Güzeli seçilen Hande Subaşı, artık modellikten sonra oyunculuğa iyice alıştı.

AŞKTAN GÖZÜM KORKMUYOR

Oysa ki “Şarkı Söylemek Lazım” yarışmasında sesini duyan herkesi şaşırtan model, şarkıcı olacağı düşünülürken oyunculuğa ağırlık verdi. Sinan Çetin tarafından yeni sezonda yayınlanacak olan “Kafkas” dizisinin başrolü için seçilen Subaşı'yla biten ilişkisini ve yeni projelerini konuştuk...

Dizi albüm çıkartacak diye beklerken oyunculuğa daha çok ağırlık verip dizi ve sinema filmlerinde izlemeye başladık. Son projeniz ise “Kafkas” dizisi. Nasıl bir karakteri canlandırıyorsunuz?

Yaz ayı benim için oldukça yoğun geçiyor. “Kafkas” dizisinde zengin bir ailenin küçük kızını canlandırıyorum. Çarlık sisteminin devrilmesi ve Bolşevik Devrimi ile birlikte Kafkasya'daki Türklerin yaşadığı sıkıntıları anlatıyor.

Tabii içerisinde aşk da var. Bununla bağlantılı olarak entrikalar, problemler yaşayacak bir karakter. Bolşevik Devrimi'yle beraber hayatları bambaşka noktalara geliyor. Cesur bir kız ve inandığı hayatın peşinden gitmeyi seviyor. Güçlü erkeklere hayranlık duyuyor. Dizinin yanı sıra bu ay yeni bir sinema filminin çekimlerine başlayacağız.

O nasıl bir film olacak?
Adı “Gelecekten Bir Gün.” Holding sahibi bir babanın, holdingte çalışan zengin kızını canlandırıyorum. Günümüz İstanbul'unda geçiyor. Bugüne kadar dönem dizileri ya da kasabalı köylü kızları oynadım. İlk defa farklı bir rol ile izleyici karşısında olacağım.

Artık sizi topuklu ayakkabılarınızı giyerken görebilecek miyiz?
Boy faktöründen dolayı topuklu giyebileceğimi sanmıyorum ama şık giyimli bir kadını canlandıracağım.


Yeni ilişkimde ilgi, sevgi ve içtenlik arıyorum

5 yıllık ilişkiniz bitti...
Evet, ayrıldık. Mantıklı düşünülerek verilmiş bir karar olduğu için üzüntü yok. Ayrıntı verip bu konuyu uzatmayacağım. Saklamaya da gerek yok, ayrıldık.

Aranızdaki aşk bitmiş miydi?
Her şey olmuş olabilir. Zaten uzun bir süre o da, ben de duygularımızın farkına varmaya başladık. Yaş olarak da ilerliyorsunuz, karakteriniz ve hayata bakış açınız değişiyor. Uzun bir süre duygularımızı çok derin yaşadık ama zamanla bazı şeylerin olamayacağına karar verdik. Çok genç yaşta başladığımız bir ilişkiydi.

Uzun ilişkilerin kadını mısınız?
Öyle oluyor. Birisine kaptırmak denmez buna... Yoğun duyularım yoksa sevgili olamam. Zorlayıcı geliyor. İlişkilerimin uzun vadeli olmasını isterim.

5 yıl uzun bir süre, bundan sonra hemen yeni bir ilişkiye başlayabilir misiniz?
Evet, yeni bir ilişkiye başlayabilirim. Hayatıma devam ediyorum. Mantıklı bir şekilde ilişkilerinizi yaşayabiliyorsanız ya da devam ettirebiliyorsanız yeni birisi de olabilir. İlişkim bittikten sonra üzerimden hortum geçmedi. O yüzden de hiçbir şey gözümü korkutmuyor.

Eski sevgilinizden birbirinize tekrar selam verebilecek şekilde mi ayrıldınız?
Kötü bir şekilde ayrılmadık ki biz. Kişisel olarak kendisine asla kötü bir yorum yapamam. Ailesi benim için aynı şekilde önemli insanlar. Biz sadece ilişkimizi sonlandırdık.

Bir erkek sizin gönlünüzü nasıl çalar?
Herkes o kadar farklı karakter yapısına ve huylara sahip ki... İlgiyi ve sevgiyi çok severim, bu bakımdan paylaşımcı bir insan olduğum için karşımdaki insanında öyle olmasını beklerim. Samimi ve içten olduğuna inanırsam o erkek beni etkiler.


Model olmasaydım kamera arkasında çalışmak isterdim

Modelliğe şimdilik ara verdiniz. Doya doya yaşayabildiniz mi bu mesleği?
Türkiye şartlarını düşününce çok doğru isimlerle çalıştım. Uğurkan Erez sayesinde beni yükseltecek isimlerle çalıştım. Modelliğe başladığım ilk günden beri Uğurkan Erez hep söyler “Türkiye'deki en iyi isimler seninle çalışmak istedi” diye. O beni güzel lanse etti. Zaten Türkiye'deki modellik kavramı yurt dışındaki gibi işleyen bir iş kolu değil. Olabildiği kadar biz de kendimizi burada tatmin etmeye çalışıyoruz. Ekonomiden kaynaklı, son yıllarda çok az defile yapılmaya başlandı. Ben de mümkün olduğunca sevdiğim modacıların ve firmaların büyük defilelerine katılmaya çalışıyorum.

Modelliği bırakmayı düşündünüz mü?
Hayır, şimdilik öyle bir şey düşünmüyorum.

Güzellik yarışmasına katılmamış olsaydınız nasıl bir meslek seçerdiniz?
Geleceğe yönelik planlarımın arasında hep oyunculuk ve modellik vardı. Büyüdükçe fikrim de değişmedi, daha çok sabitleştim bu konuda. Türkiye güzeli olmasaydım en kötü kamera arkasında bir işte kendimi görmek isterdim. Eğlenceli geliyor bana yaratıcı işler. Hiçbir zaman masa başı bir işte çalışmak istemedim. Seviyorum yorulmayı. Spontane gelişen bir hayat tarzını çok seviyorum.

Güzellik yarışmasında Angelina Jolie'yi beğendiğiniz kadınlar arasında olduğunu söylemiştiniz. Fikriniz değişti mi?
Yarışmada “Dünyada yaptığı işten dolayı örnek aldığınız kişi kim?” diye sordular. O dönemde Angelina Jolie'nin evlat edinmesi çok konuşuluyordu ve ben de onu bu konuda takdir ettiğimi söyledim. Şu anda ise tek bir idolüm yok. Çok fazla kişi sayabilirim size.

Piyasada yüzlerce oyuncu ve model olduğunu düşünürsek neden Hande Subaşı tercih nedeni oluyor?
Karakterle bağdaştırıyorlar beni. Her oyuncu her role gitmiyor. Çalışma ortamı ve dışarıya yansıttığınız imaj da çok önemli. Sette oldukça uyumlu ve enerjik bir insanımdır. Problemli biri olduğunda hemen yönetmenlerin kulaklarına gider. Çalışmaya başladığımdan beri halk tarafından doğru yorumlanıp sevilen biri oldum. Bu da çok etkili...


Çakır keyif olmayı severim, böylece daha rahat dans edebiliyorum

Suratınız çok masum ve hep masum rollerde görüyoruz sizi. Hiçbir zaman kötü kız rolünü canlandırmadınız...
Dizilerde insanları ona göre ayırıp seçiyorlar. Ben kendi içimdeki potansiyeli düşündüğümde kötü ve çok gıcık bir karakteri de oynayabilirim. Zaman içerisinde her türlü rolü oynarım.

Popüler bir kimlik kazandıktan sonra magazin dünyasında az da olsa afalladığınız ya da yorulduğunuz oldu mu?
Evet, ünlü biriyim belki. Şöhreti yaşıyorum bir yandan ama özel hayatımı istikrarlı bir şekilde yaşadığım için dış etkenler etkilemedi beni. Özel hayatımı kimseden saklama gereği duymadım. Etki tepki olayı. Bazı şeylerden ne kadar saklarsanız ya da ne kadar çok olayları büyütürseniz sizi daha fazla rahatsız ediyorlar. Özel hayatımla ilgili beni çok fazla rahatsız etmediler ama üslupları bazen çok kötü olabiliyor.

Yediğiniz, içtiğiniz ya da gezdiğiniz yerler değişti mi?
Ankara'da doğup büyüdüm. Liseyi bitirdiğimde, İstanbul'a çalışmak için geldiğimde zaten benim için çok farklı bir şehirdi. Bir anda iş hayatına bambaşka bir şehir ve bambaşka bir ortamda atıldım. Yine eski arkadaşlarımla görüşüyorum, eskiden ne yapıyorsam aynı şeyleri yapıyorum. Gerektiğinde metroya da, dolmuşa da biniyorum.

Gece hayatınız var mıdır?
Aşırı bir gece hayatım yok. İçki kullanıyorum ama bünyem çok fazla kaldırmadığından dolayı sınırımı çok iyi biliyorum. Çakır keyif olmayı severim. Normalde rahat bir insan değilimdir; o sayede çok daha rahat dans ederim ya da konuşabilirim.


Gün içinde ne giyeceğimi düşünmem

Gardırobunuzunda genellikle nasıl kıyafetler vardır?
Sıra dışı, değişik ya da çok renkli giyinmeyi sevmem. Meslek hayatımda giyim kuşam konusunda tatmin olduğum için özel hayatımda olabildiğince rahat ve şık kıyafetler almaya dikkat ediyorum. Alışverişe çıktığımda hep aynı kıyafetleri alır dururum. O yüzden dolabımı açtığınızda birbirine yakın kıyafetler bulabilirsiniz. Kot pantolon ile rahat ediyorum. Gündelik hayatta kıyafet üzerine çok fazla kafa patlatmayı sevmiyorum. Sade ve düz renk tişörtleri seviyorum. Dolabımda etek ve elbise çok az var.


Bikini ve iç çamaşırı defilelerine çıkmadım
Modellik ve oyunculuk hayatınızda cesur işlerde yer aldınız mı?
Yaptığım işlerde kendimi, ailemi ve Türkiye'nin koşullarını düşünerek birtakım prensiplerim oldu. Modellikte de kıstaslarım vardı ve yapmadım. Modellikte transparan giyinmedim, bikini ve iç çamaşırı defilelerine çıkmadım. Televizyon her kültürden insanın evine girdiği için de yaptıklarıma ve giydiklerime çok daha fazla özen göstermeye çalışıyorum. Sinemada ise daha geniş düşünebilirim.

İnsanların sizinle tanışmadan önce önyargıları olur mu?
Okul yıllarından beri sakin ve yaşıtlarıma göre daha olgun bir duruşum oldu. Bu soğukluğumdan kaynaklanan bir durum değil. Ama tanışmadan önce soğuk ve burnu havada biri olarak yargıladılar beni. Tanışıp arkadaş olduktan sonra bütün bu düşüncelerinden sıyrılıyorlar.