ASIL PROJE ÇOCUK YAPMAK
Pop müziğin geçen yıllara inat hal ve tavır olarak yerinden sayan ismi Kenan Doğulu, hayatının “patronlarını” Seninle dergisinin ağustos sayısında anlattı.

Kenan Doğulu, Seninle’ye evlilikle ilgili düşüncelerini açıkladı: “Çoğu insanın ilişkisi titrek. Böyle bir camianın yolcusu olarak ancak zamanı gelince evlenmek istiyorum. Çocuk ise ciddi bir sorumluluk. Esas prodüksiyon bu.”
Çocuk yaşta girdiği sanat dünyasında kendi büyüdü ama içindeki çocuğu hiç büyütmedi. Bu yüzden bu kadar muzip ve müstehzi gülüşlü... Söylemeye gerek yok, epey de çapkın! Bir türlü evliliğe yanaşmıyor. Aslında istemediğinden değil; evlenmeyi de çocuk sahibi olmayı da çok arzuluyor. Ancak kendi deyimiyle içinde bulunduğu camianın evlilikleri “çok titrek”.
Zamanı gelince titremeyen bir evlilik yapmayı hayal ediyor. Sonra da “en büyük prodüksiyon” olarak gördüğü çocuğunu kucağına almayı, baba olmayı...
Albümün adından yola çıkarak soruyorum, siz patron olarak kendinize ne yatırımlar yaptınız?
- Çok genç yaşta bu sektöre girdim. Çok çalışarak buralara geldim. Hiçbir şey tesadüf değil. Bir sürü beste, şarkı sözü ve tabii ki sevenlerim; kendime yaptığım en büyük yatırım bunlar sanırım.
GÜNÜMÜZDE ÇOĞU İLİŞKİ TİTREK
Hayatınızın patronu, generali olarak annenizi gösteriyorsunuz. Erkeklerin anne güdümlü olması, aşk-sevgili-eş kavramlarıyla sürekli ters düşer. Evlilikten korkuyor olmanız, annenize kız beğendirememekten kaynaklanıyor olabilir mi? Sizi evliliğe ikna edecek olan kadın, annenize mi benzemeli?
- Annem benim için çok değerli ve kıymetli. Babamı genç yaşta kaybettik ve annem hep güçlü bir kadın oldu. Evlilikler artık çok zor. Çevremde çok boşanan insan var. onların mutsuzluklarını görünce ben de tedirgin oluyorum. ıçinde elbet istisnalar da var ama çoğu insanın ilişkisi titrek. Böylesine hareketli bir camianın yolcusu olarak ancak zamanı gelince evlenmek istiyorum.
“Çok iyi bir baba olacağıma eminim” diyorsunuz. Çok iyi babalığın tarifi nedir sizce?
- Çocuk bomboş bir hard disk gibi... Ona bir şeyler yüklemek tamamen sana kalmış. Onu sanatçı ruhlu ya da matematikçi ya da sporcu yapabilirsin. Bu çok ciddi bir sorumluluk... Esas prodüksiyon bu gibi geliyor bana. Yarın öbür gün çocuğuma “Baban çok iyi bir adamdı” demelerini isterim.
YOLUN YARISINDA GıBGİBİ HİSSETMİYORUM
Yaş 35, yolun yarısı eder. Yolun yarısına kadar hayat size neler öğretti? Siz çevrenizdekilere neler öğretmeye çabalıyorsunuz?
- Yolun yarısında gibi hissetmiyorum aslında. Daha yapacak çok şey var. Enerjim çok fazla. 30 yaş bir dönemeç gibi. Ben hep kendi kendimi geçmeye çalıştım. Kimsenin kalbini kırmadım. Benim hayata bakışım bu oldu, bundan sonra da böyle olacak.
Siz izleyenlerinizle beraber büyüdünüz. ılk gençlik, gençlik, şimdi de olgunluk dönemi... şarkılarınız da sizinle birlikte büyüdü. Sizce hangi dönemin Kenan Doğulu’su, hangi dönemin izleyicisi ve hangi yaşın şarkıları sizin için vazgeçilmez?
- Her dönem tabii ki başka güzel. Küçük yaşta yazdığım şarkıları düşününce, o yaşlarda bu sözleri nereden bulmuşum demekten kendimi alıkoyamıyorum. Mesela “Aşk Oyunu” çok küçük yaşta yazdığım bir şarkı, ama sözlerine bakınca sanki aşkı uzun yıllar yaşamış biri yazmış gibi duruyor. Her albüm biraz daha oturmuş, biraz daha güzel benim için. Ama şu an baktığım zaman içlerinde patron olabilecek albüm “Patron” oldu.
“Hayatın her alanında egolardan sıyrılmak gerek” demişsiniz. Siz kendi hayatınızda hangi egolarınızdan sıyrıldınız? Bu size neler kazandırdı?
- Küçük yaşta şöhret oldum, fakat kimseyi kırmadım, üzmedim... Yaşadığım şeyin farkındaydım ve değerlerimi kaybetmedim. Egolarımdan sıyrıldım. Yaşadığım şeyleri kaybetmemek için bozulmamam gerektiğini biliyordum.
GENÇLERLE TAKILIP GENÇ KALIYORUM
Nüfus kağıdına göre olgunluk dönemine girdiniz. Gerçekten büyüdünüz mü?
- 30’lu yaşlar bir dönemeç gibi... Hem fiziksel hem de psikolojik olarak daha farklı hissediyor insan kendini. Ama ben işin sırrını çözdüm, çok fazla genç arkadaşım var. Onlarla takılıyorum, kendimi daha iyi ve genç hissediyorum.