Aras Bulut İynemli, Çağan Irmak’ın yeni filmi “Tamam mıyız?”da zor bir rol üstlendi, izleyici karşısına bedensel engelli İhsan olarak çıktı. Bu karakter sayesinde her şeyin bir nedeni değil anlamı olduğunu keşfettiğini söyleyen oyuncu, Marie Claire dergisine ilginç açıklamalarda bulundu.
*Çağan Irmak’ın yönetmenliğini ve senaristliğini üstlendiği “Tamam mıyız?”da başroldesiniz. Film önemli mesajlar veriyor... Peki sizin tamamını bir cümleyle özetlemeniz gerekse... - Bıkmayacağız yaşamaktan, bıkmayacağız... Ne olursa olsun!
* Çağan Irmak ile çalışmak nasıl bir deneyimdi? - Enerji dolu, inanılmaz profesyonel ve algıları da kendine hayran bıraktıracak kadar açık bir insan. Oyuncusuyla konuşup, sahnenin içeriğini anlattığında ona inanmamak mümkün değil. Omuzlarınızdaki yükü alıyor. Çağan Irmak ile çalışmak mesleki ve insani açıdan çok değerli bir tecrübe.
* Bedensel engelli İhsan karakterini canlandırırken neler öğrendiniz? - Bu soruya cevap verirsem röportajı tamamlayamayabiliriz ama hayatta her şeyin bir nedeni ve anlamı olduğunu onun sayesinde tekrar keşfettim.
* “Tamam mıyız?” hayatta hiçbir şeyin tesadüf olmadığına inandırıyor bizi. Peki, siz tesadüflere inanıyor musunuz? - Bu filmden önde tesadüflere daha çok inanıyordum ama biraz önce de söylediğim gibi İhsan hayatta her şeyin bir anlamı olduğunu çok farklı bir dille hatırlattı bana.
* “Muhteşem Yüzyıl”da şehzade Bayezid karakterine hayat veriyorsunuz. Ona nasıl hazırlandınız? - “Tamam mıyız?”dan sonra bu role hazırlanmak için çok az zamanım vardı. Öncelikle fiziksel bir gelişim gerekiyordu. 13 kilo aldım, kılıç ve at dersleri aldım, koreografiler çalıştım, kostümle yürüme ve at binme çalışmaları yaptım.
Sonra rolün metinsel çalışmaları için yönetmenlerimizle, Halit Ergenç’le, menajerimle ve fikirlerine güvendiğim ağabeylerimle çalışmalar yaptım. “Muhteşem Yüzyıl”ın önceki bölümlerini izledim, dönem kitapları okudum.
* Canlandırdığınız bu tarihi karaktere kendinizi yakın hissediyor musunuz? - Yakın hissetmeme ihtimal yok çünkü yaşayış, sosyolojik olgular ve fiziksel açıdan farklı bir devrin insanı ama tabii ki duygu ve hissiyat bazında yaklaştığım zamanlar da oluyor çünkü karakterini çözümlemeye başladım. Yönetmenlerimiz bize “Her şey değişir fakat duygular evrenseldir” demişti. Bayezid’i işte bu bakışla kurguladım.
* “Muhteşem Yüzyıl” seti yorucu mu? - Kendi adıma çok mutluyum sette. Teknik ekip, oyuncular, hikâye ve yönetmenlerimiz... Hepsi bir bütün. Herkes işini en iyi şekilde yapmaya çalışıyor. Kendimi şanslı hissediyorum.
* İstanbul Teknik Üniversitesi Uçak Mühendisliği Bölümü’nde okuyorsunuz. İstediğiniz bir dal mıydı bu? - Eğitim ve öğretim küçüklüğümden beri çok önem verdiğim bir değer. İşimden arta kalan zamanlarda okula gidebilmek değildi tabii hayalim.
Hangi iş olursa olsun yoğunlaşarak, hakkını vererek yapmak istiyorum çünkü. Ama eğitimimden de kopmadığım için çok mutluyum. Yeri gelmişken hemen ekleyeyim; uçak mühendisliği ilk tercihimdi.
* Peki, eğitimini aldığınız işi yapmayı istiyor musunuz? - Bunu zaman gösterir. Uçak mühendisi olur muyum bilmiyorum ama matematiği ve fiziği hayatımın her yerinde kullanıyorum.
* Oyuncu olma düşüncesi ilk ne zaman aklınıza düştü? - Ağabeyim oyuncu, ablam TV programı sunucusu ve ses sanatçısı. Annem bunun genlerimizde olduğunu söylüyor. Ben hep dalı ne olursa olsun mühendis olmayı istedim.
Ancak bunun yanında tiyatroyu, sinemayı, kamerayı ve sahneyi de hiç es geçmedim. Amatör de olsa yaptım. İçimdeki ses bu mesleğin peşinden gitmem gerektiğini söylüyordu çünkü çok severek yapıyordum. İyi ki o sesi dinlemişim. Oyunculuk beni mütemadiyen besliyor.
* Bir gün yönetmenlik yapmayı ya da senaryo yazmayı istiyor, o yönde de denemeler yapıyor musunuz? - İkisinin çok farklı iki algı ve matematik olduğunu düşünüyorum ve şu anda kendimde o yetiyi görmüyorum. İleride kendimi yetiştirirsem neden olmasın?
* İlhamınızı nelerden alıyorsunuz? - Çekeceğim sahneden önce müzik dinlerim. Her karakter ayrı bir müziğe, hatta müzik türüne ihtiyaç duyar çünkü. Dinlediklerim de beni o karakteri yaratırken beslemiştir her daim.
* Özlemini duyduğunuz neler var? - Kampüs hayatını özlüyorum...
* Moraliniz bozulduğunda ne yaparsınız? - Son zamanlarda yürüyüş yapıyorum çünkü beynin sağı ve solu arasında denge kurduğunu öğrendim ve bunu bizzat deneyimleyerek de test ettim.
* Erkeğin her koşulda güçlü gözükmesi gerektiğini düşünüyor musunuz? - Hem ailevi yapımdan hem de ailedeki konumumdan dolayı buna “evet” diyebilirim. Ancak güçlü gözükmek değil, güçlü olmak önemli. Güçsüz olduğunuzda bunu sakınmadan gösterebiliyor olmanız da kimi zaman güçtür.
* Bir erkekte olması gereken en önemli özellik nedir? - Onur.
* Hiç büyük bir aşk yaşadınız mı? - İlişkilerimi yoğun yaşamayı seviyorum zaten.
* Kıskanç mısınız? - Evet, ilişkilerimde biraz kıskanç olduğumu itiraf edebilirim.
* Kadınlara dair anlayamadığınız şeyler neler? - Kadınlarla empati yapmak daha zor. Zaten kadın erkek ilişkileri çok karmaşık.
* Günümüz ilişkilerinde sizce neler eksik? - Teknoloji çok ilerlediği için ilişkilerdeki iletişim şekli de değişti. Bu durum bence çok da olumlu olmadı. Birbirini görmek için üç saat soğukta bekleyen bir çiftin ilişkisi bana göre çok daha değerli ve anlamlı.