Kenan Doğulu, 4 Haziran’da piyasaya çıkacak yeni albümü “Patron”u anlattı. ...
“Patron” şarkısındaki ‘kaynaşalım’ ve ‘oynaşalım’ sözleri, “Çakkıdı”nın nakaratında da geçiyor. Neden böyle bir tekrar yaptınız?
- “Çakkıdı”, Sezen Aksu’nun şarkısıydı. “Patron”u yaparken bunlar aklıma hiç gelmedi. Ve rahatsızlık hissetmedim. Bir kere şarkılar çok farklı. Bu şarkı öyle çıktı, öyle gelişti. Hiç bozmadım. Çünkü samimiyetini kaybetmesini istemedim.
Peki, kadın-erkek ilişkilerinde size göre ‘patron’ kimdir?
- Tabii ki kadındır... Ancak ben bu ‘patron’ lafını sadece kadın-erkek ya da insan ilişkileriyle kısıtlamak istemiyorum. Ben insanın kendi kendisinin patronu olmasından söz etmek istedim aslında. Vücudunun patronu olması, fikirlerine sahip çıkması, etki altında kalmadan zaman zaman risk alması gibi...
Siz kendi kendinizin patronu olabildiniz mi?
- Ben buna çocukken sahip oldum. Herkesin hayallerinin boyutu, şekli çok farklı. Ben hayallerimi özgür tutmaya çalıştım. Yapabileceklerimi, yapmak istediklerimi kurallandırmamaya, birbirine benzeştirmemeye çalıştım. Hep kendime yenilikçi bir tavır koymaya gayret ettim. Ama yenilikçiliğin bir çizgide yürümesi ve fazla uçlarda olmaması gerektiğini düşündüm.
AŞKLARIM HALKIN İÇİNDEN
Eskiden çok medyatik aşklar yaşadınız. Ama son beş yıldır bu hayattan koptunuz. Aşklarınız da popüler değil artık...
- Doğru. Aşklarımı da artık herkes gibi yaşıyorum. Halkın içinden... Bunu yaşamak, görmek istiyorum. Kirlenmemiş, bozulmamış, sahtekârlaşmamış, yalın şeyleri seviyorum. Gösterişli, şaşaalı, şöhret içinmiş gibi gözüken ilişkilerden mümkün olduğunca kaçıyorum. “Asla bir ünlü ile çıkmam” gibi büyük konuşmak da istemiyorum. Çünkü her an herkesle uyum sağlayabilirsin.
“Rütbeni Bileceksin” şarkınıza gelelim... Bu şarkıda sert bir tavrınız var. Özellikle de “usta-çırak” ilişkilerine karşı...
- Evet, bu benim için bir duruş şarkısı zaten. Usta-çırak ilişkilerinin çok yıprandığını düşünüyorum. İnsanlar artık ustalarına eskisi kadar saygı duymuyor. “Boynuz kulağı geçer” diyerek ustalarını ezmeye, onların üstüne basmaya çalışıyorlar. Bu şarkı, “Nankörlükten uzak dur, ne oldum deme ne olacağım de, çizmeyi aşma” uyarısında bulunuyor. Kriz ortamında usta-çırak ilişkisinde saygısızlık arttı. Herkes birbiriyle güreşiyor ama çamurlu güreşiyor. İşte ben bunu sevmiyorum. Emeğe saygı duyulmadığı zaman çok sinirleniyorum. Emekçilerin arkasında olmak istiyorum. Çünkü etik değerler azaldı.
Önce “Patron” şarkısı, ardından “Rütbeni Bileceksin”. Ne anlatmak istiyorsunuz?
- Bu bir konsept. Derdim ‘patron kim’i ifade etmek ya da ayrımcılık yapmak değil. Ben şunu anlatmak istedim; patron patronluğunu, çırak da çıraklığını bilecek ama kaynaşacaklar. Egosuz, problemsiz, yalansız, dolansız bir şekilde ilişkiler rayına oturtulmalı. Hayatın her alanında, bu böyle olmalı. Benim hayatımda da öyle.
Sizin hayatınızda patron ya da en üst rütbede olan kim?
- Annem... Belki çocuğum olursa, o olacak. Yeni albay benim bebeğim olacak. Ancak şu anda general annem... Ozan genel kurmay başkanı. Kız kardeşim ise yüzbaşı...
Siz?
- Beni boş ver, koyma. Ben patronum... (Gülüyor)
Fotoğraflarınıza bakıyorum da bayağı bir değişim var sizde. Kemik yapınız falan değişmiş gibi...
- 35 yaşındayım... Bunun yaşla ilgisi var sanırım. Ben de değiştiğimin farkındayım. Hep bu kiloda, bu formda olmak istiyorum. Biraz daha spora yüklenip, 15 yıl sonra kendime “Adam aslan gibi kaldı” dedirtmek istiyorum.
“Sahnede olmayı seksten daha çok seviyorum” demişsiniz. İlginç bir açıklama...
- Seksi de çok seviyorum. Ancak sahnede olmak büyük bir keyif. Hayata geliş amacımın bu olduğunu düşünüyorum. Konser başladığı anda kendime geliyorum. Libidom yükseliyor. (Gülüyor)
Ve “Beyaz Yalanlar” şarkınız... Çok söyler misiniz beyaz yalan?
- Çok değil ama söylerim. Herkes söyler... İnsanın bazı iç dengeleri kurabilmesi için başvurduğu bir yöntemdir bu. Saygı çerçevesinde söylendiği zaman, evlilikleri, ilişkileri kurtarır.
Doğmamış çocuklarım için yaşıyorum
Ne zaman düşünüyorsunuz evlenmeyi? Var mı bir aday?
- Açıkçası evlenmek beni biraz korkutuyor. Böylesine hareketli bir dünyanın yolcularından birisi olarak, zamanı gelip, kendimi hazır hissettiğim zaman evlenmek istiyorum. Ben zaten doğmamış çocuklarım için yaşıyorum. Yaptığım her şey onlara miras kalsın istiyorum. Onun için adam gibi adam olmaya gayret edip, zamanı geldiğinde de kucağıma üç çocuk almak istiyorum. Ben çok iyi bir baba olacağıma eminim. Allah’a şükür temiz bir geçmişim de var. O yüzden çok rahat ve huzurluyum.